17 research outputs found

    Multiple sklerozlu hastalarda hastalık modifiye edici ilaç tedavisine uyumu etkileyen faktörler

    No full text
    Temmuz 2016 - Şubat 2017 tarihlerinde Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nöroloji Anabilim Dalı MS polikliniğinde yürütülen araştırmaya 198 MS hastası dahil edilmiş, araştırmanın yürütülebilmesi için etik kuruldan ve kurumdan yazılı izin, hastalardan da yazılı onam alınmıştır. Araştırmaya katılan hastaların yaş ortalaması 44±2.4, çoğunluğu kadın (%77.8), ilköğretim mezunu (%40.4) ve evli hastalardan (%72.2) oluşmuştur. Hastaların çoğu RRMS'li (%93.4) olduğunu, %35.4'ün Copaxone tedavisi aldığını ve çoğunluğu (%83.8) tanı süresinin 10 yıldan daha uzun olduğunu bildirmiştir. Hastaların MDR (Missing Dose Rate)'ye göre %59.6'sının ilaç tedavisine uyumlu, %40.4'ünün ise ilaç tedavisine uyumsuz olduğu belirlenmiştir. Avonex ilaç tedavisine uyum diğer ilaç tedavilerine göre en yüksek olarak belirlenmiştir. Araştırmada bekar hastaların tedaviye uyumları daha yüksek saptanmış ve uyum ile medeni durum arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur (p0.05). Diğer sosyodemografik özellikler ile ilaç tedavisine uyum arasında anlamlı bir ilişki saptanmamıştır (p>0.05). Hastaların; unutkanlık sorunu, MS dışında başka bir kronik hastalık bulunma durumu, enjeksiyon uygulama şekli ve tedavi memnuniyet düzeyi özelliği dışında diğer hastalığa ilişkin özellikler (MS tipi, kullanılan ilaç tedavisi, atak süresi vb.) ile ilaç tedavisine uyum arasında anlamlı bir ilişki saptanmamıştır (p>0.05). Uyumsuz hastaların ilaç tedavilerini en çok atlama nedeni "Hafıza (bellek) sorunları" olarak saptanmış, diğer nedenler; "Evden uzak olmak ve ilaçlarıma erişememek", "Enjeksiyon yan etkileri", "Aktivitelerime engel olduğu için ilacımı almak istememek" olarak sıralanmıştır. Hastaların başa çıkma tutumları, yorgunluk ve öz etkililik/yeterlik düzeyi ile ilaç tedavisine uyum arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır (p>0.05).This study was conducted to investigate factors that influence adherence of disease-modifying therapy in MS patients. The study was conducted in Ege University Faculty of Medicine, Department of Neurology, MS clinic between July 2016- February 2014 and 198 MS patients were included. Study was approved by the ethics committee and hospital administration and each patient. The average age of the participants was found 44±2.4; the most of them were female (77.8%), primary school graduates (40.4%) and married patients (72.2%). Patients reported that they had RRMS (93.4%), 35.4% took Copaxone therapy, the duration of diagnosis was longer than 10 years (%83.8). According to MDR (Missing Dose Rate) score of patients, %59.6 of patients were adherent, %40.4 of patients were nonadherent. Avonex were more adherent then patients on other DMTs (Disease Modifying Therapy). Married patients were more nonadherent than unmarried patients and there was significant difference between medication adherence and marital status (p0.05). There was no significant difference between other sociodemographic characteristics and medication adherence (p>0.05). There was no significant difference between the characteristics of the disease and medication adherence except for forgetfulness, having another chronic disease, type of injection and treatment satisfaction (p>0.05). The "Memory problems" have been found the most reason of missing medication in nonadherent patients. Other reasons are; "Away from home and could not access my medication", "Side effects of injection", "Did not want taking my medication to interfere with activities". There was no significant difference between coping attitudes, fatigue and self efficacy level and medication adherence (p>0.05)

    Multipl Sklerozda İlaç Tedavisine Uyumu Etkileyen Faktörler

    No full text
    Poor treatment adherence is problematic in other diseases, including multiple sclerosis (MS). Several immunomodulatory drugs are available for the treatment of MS, all of which require frequent parenteral administration. Current first-line therapies are two formulations of interferon beta-1a (Avonex®-intramuscular, Rebif ®-subcutaneous) one of interferon beta-1b (Betaseron®-subcutaneous), and one of glatiramer acetate (Copaxone®-subcutaneous). Discontinuation of treatment is common, particularly in the first few months after initiation. Although the true effect of poor adherence to Multiple Sclerosis therapy is not known, it is likely to lead to a fall in Multiple Sclerosis disease and its treatment efficacy. Many factors influence a patient’s adherence to treatment, including the patient’s subtype and disability level, cognitive impairment resulting from MS, perceived lack of efficacy of the prescribed medication, and adverse events associated with Multiple Sclerosis therapy. Adherence to medication is very important. Adherence to MS therapy can be enhanced by providing the patient with a support network. Often, the MS and other nurses are well placed to co-ordinate the support network, being the central point of contact with the patient once therapy has been initiated. The MS nurse can advise the patient on the management of symptoms, side-effects, and co-morbidities. In addition to the care provided by the physician and nurse, treatment, information, and support from a wider, multidisciplinary team can enhance further the patient’s adherence to therapy. This Article summarizes the barriers to adherence to MS therapies, and discusses patient management strategies that can be employed to encourage adherence.Zayıf bir tedavi uyumu, multiple skleroz (MS) da dâhil olmak üzere birçok tedavi alanında ve hastalıkta sorun yaratmaktadır. MS tedavisinde sık sık parenteral uygulama gerektiren çeşitli immünomodülatör ilaçlar kullanılmaktadır. Mevcut olan birinci basamak tedavi iki interferon formülasyonu (interferon beta-1a-Avonex® intramusküler, Rebif ® subkütan ve interferon beta-1bBetaseron® subkütan) ve glatiramer asetat (Copaxone®-subkütan)’tan oluşmaktadır. Özellikle tedaviye başlanmasından sonraki ilk birkaç ay içinde tedavinin kesilmesi sık yaşanmaktadır. MS’de ilaç tedavisine zayıf uyumun gerçek etkisi tam olarak bilinmemesine rağmen, bu zayıf uyumun MS hastalığında ve MS ilaç tedavi etkinliğinde bir düşüşe sebep olma olasılığı yüksektir. İlaç tedavisine hastanın uyumunu etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Bunlar; hastadaki MS alt tipi ve MS sonucu gelişen özürlülük düzeyi, MS’ten kaynaklanan bilişsel bozukluk, ilaçların etkinliği ile ilgili algılanan eksiklik ve MS tedavisi ile ilişkili yan etkiler gibi çeşitli faktörlerdir. İlaç tedavisine uyum oldukça önemlidir. MS tedavisine uyum, bir destek ağının hastaya sunulması ile artırılabilir. MS hemşireleri ve diğer hemşireler, tedaviye başlandığında bu destek ağını koordine etmek de ve hasta ile temas kurmada merkez noktada bulunmaktadır. MS hemşireleri hastalığın semptomları, yan etkileri ve eşlik eden hastalıkların yönetiminde hastaya rehberlik edecektir. Hekim ve hemşire tarafından sağlanan bakımın yanı sıra, daha geniş bir multidisipliner ekibin sağladığı tedavi yaklaşımı, bilgi ve destek hastanın tedaviye uyumunu artıracaktır. Bu çalışmada, MS ilaç tedavisine uyuma engel olan nedenler özetlenerek, uyumu teşvik etmek amaçlı hasta yönetim stratejileri tartışılmıştır

    Multipl Sklerozlu Hastaların Tedavi Yönetimi ve Hemşirelik Yaklaşımları

    No full text
    Multipl skleroz (MS) hastalığı, çeşitli tedavi yaklaşımlarına (fizyoterapi, psikoterapi ve yönetim stratejileri) rağmen kesin tedavisi mümkün olmayan bir hastalıktır. Ancak hastalığın altında yatan patolojik bağışıklık tepkilerini değiştiren mevcut immünomodülatörler bu hastalığın gidişatını etkileyebilmektedir. Bu hastalık için kullanılan hastalığı modifiye edici ilaçlar akut nörolojik atakların oranını azaltmakta ve engelliliğin ilerlemesini geciktirebilmektedir. Multipl sklerozlu hastaların tedavi rejimi ve hastalığa yönelik eğitim ve izlemde bu alanda çalışan hemşireler etkin ve aktif bir rol oynamaktadır. Hastalığın prognozunda değişikliklere yol açan hastalık modifiye edici tedavilerin etkilerini anlamak, hastalara birebir bakım veren hemşirelerin önemli sorumluluklarındandır. Multipl skleroza yönelik bu tedavilerinin yaşam boyunca sürebilmesi nedeniyle hekim ile birlikte hemşirenin de MS hastasıyla uyumlu çalışması önemlidir. Hastalığın tedavisinde uyum çok önemlidir ve tedaviye uyumu artırmak için hastanın tedaviden tam yarar görmesini sağlamak önemli bir hedeftir. Hasta eğitiminde hastanın durumu, uygulanması gereken tedavi ve tedavi yararlarının tartışılması bu hedefe ulaşılmasında büyük önem taşımaktadır. Hemşirelerin, MS hastalarının tedaviye uyumunu teşvik etmesi için hastalık modifiye edici tedavilerin etki ve yan etkilerini bilmesi, MS hastasının gereksinimlerini anlaması açısından önemlidir. Bu derlemede mevcut MS tedavi seçeneklerinin oluşturabileceği klinik etkiler, potansiyel yan etkiler, hasta izleme gereksinimleri ve hastaların bu etkileri anlamasına nasıl yardımcı olacakları konusunda hemşirelere rehberlik etmek ve MS tedavisine yönelik bilgi kazandırmak amaçlanmıştır
    corecore