137 research outputs found

    Bir Türk bilim adamının dünyaya tanıttığı hastalık

    Get PDF
    Taha Toros Arşivi, Dosya No: 119-Hulusi Behçet. Not: Gazetenin "Düşünenlerin Düşünceleri" köşesinde yayımlanmıştır.Unutma İstanbul projesi İstanbul Kalkınma Ajansı'nın 2016 yılı "Yenilikçi ve Yaratıcı İstanbul Mali Destek Programı" kapsamında desteklenmiştir. Proje No: TR10/16/YNY/010

    Evre IV küçük hücreli olmayan akciğer kanserli hastalarda metastaz yer ve yaygınlığının sağkalıma etkisi

    Get PDF
    Çalışmamızda Evre IV küçük hücreli olmayan akciğer kanserli (KHOAK) hastalarda metastaz yer ve yaygınlığının sağkalım üzerindeki etkisinin araştırılması amaçlandı. Ocak 2001-Ocak 2006 tarihleri arasında, hastanemiz Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı’na akciğer kanseri tanısı ile toplam 408 hasta kabul edildi. Bunlardan 334’ü KHOAK ve 171’i Evre IV idi. Evre IV hastalardan 30 tanesi, çift primer (4 hasta), tanı anında aktif tüberküloz (1 hasta), hastanın herhangi bir tedavi girişimini reddetmesi, takipsizlik ve hasta dosyasına ulaşılamaması gerekçeleriyle değerlendirme dışı bırakıldı. Çalışmaya toplam 141 Evre IV hasta alındı. Hastaların 11’i kadın, 130’u erkek ve yaş ortalaması 61,8 idi. Ortanca yaşam süresi 9 ay (en az 0,5 en çok 58,6 ay), bir yıllık sağ kalım oranı %34,8 ve iki yıllık sağ kalım oranı %10,6 olarak saptandı. Ortanca yaşam süresi erkek hastalarda 9 ay (%95 CI 6,8-11,2), kadın hastalarda ise 9,1 ay (%95 CI 2,8-15,5) idi (p=0,99). Yaşam süresi, bir basamak kemoterapi uygulanan hastalarda ortanca 6,5 ay (%95 CI 5,1- 7,9), 2 basamak kemoterapi uygulananlarda 10,8 ay (%95 CI 8,2-13,4)), 3 basamak kemoterapi uygulananlarda 17 ay (%95 CI 14,2-19,8) ve 4 basamak kemoterapi uygulananlarda 20,6 ay (%95 CI 16,6-24,6) olarak bulundu (p=0,0034). Hastaların 80 (%56)’inde tanı anında metastaz vücudun tek bir bölgesinde, 61 (%44)’inde ise birden fazla vücut bölgesinde idi. Metastaz bölgesi tek olan hastaların ortanca yaşam süresi 12,6 ay (%95 CI 10,3-14,9), birden fazla olanların 6,5 ay (%95 CI 5-8) olarak bulundu (p=0,0006). Tanı anında karaciğer metastazı olan hastalarda ortanca yaşam süresi 4,7 ay (%95 CI 3,7- 5,7), karaciğer metastazı olmayanlarda 10,5 ay (%95 CI 8,1-12,9) olarak saptandı (p=0,0000). Tanı anında beyin, adrenal, akciğer ve kemik metastazlarının yaşam süresi üzerinde istatistiksel olarak anlamlı etkisi saptanmadı. Cox regresyon analizinde, sağ kalıma etkisi muhtemel olan faktörler (Cinsiyet, yaş≥70, tanı anında metastaz sayısı, beyin, karaciğer, akciğer, adrenal, kemik metastazı) değerlendirildiğinde, tanı anında karaciğer metastazı varlığının (p=0,03) ve tanı anındaki metastaz sayısının (p=0.04) sağkalım üzerine etkilerinin, diğer faktörlerden bağımsız olarak, anlamlı olduğu görüldü. Tanı anında karaciğer metastazı olanların ölüm riski, olmayanlara göre 2,07 (%95 CI 1,06-4,69) kat daha fazla bulundu. Sonuç olarak tanı anındaki metastaz sayısının ve karaciğer metastazı varlığının sağkalım üzerinde olumsuz etkisi olduğu sonucuna vardık

    Sanayi çalışanlarının konut/konut alanı özellikleri ve yeni yer seçme eğilimleri

    Get PDF
    Location tendency and preference, interrogated according to the subjective evaluations and behaviours seems as an important interest area at current studies. In this study, it is aimed to examine the location preferences of industrial employees according to their housing/housing area characteristics and it is aimed to interrogate the relocation tendency of industrial employees in the context of three different tendency processes. These processes are;  (1) Adaptation process to existing/dwelled housing: It is the tendency to continue to stay in the same house in the same neighbourhood. (2) Changing process of the existing/dwelled housing: It is the tendency of changing the existing/dwelled housing in the same/dwelled neighbourhood or it can be determined as choosing tendency of another housing in the same neighbourhood. (3) Relocation process: This process can be determined with two different tendencies. The tendency of choosing another neighbourhood and another housing in the same city or the tendency of choosing another city to move. The main purpose of this study is to determine the factors and reasons which revealed the different relocation tendencies and to determine the planning indicators of housing/housing areas devoted to the preferences and demands of industrial employees. Research study is realized at Organized Industrial Zone in Kayseri City. Industrialization processes that realized after 1980's are caused the development of middle-scaled cities which have certain accumulations. These cities are called as "New Industrial Districts". The main development reasons of New Industrial Cities are; cheap labour, certain capital base, nearness to raw material, benefit from the public investments. Among the "New Industrial Districts", Kayseri has an important position at the economy of country. It is seen that with the spatial distribution and location of industry, labour increased seriously in Kayseri City. For this reason, it is chosen as the sample city. To classify general tendencies, the survey is implemented among the employees of the "I. Organized Industrial Zone"  which consist of the significant part (66.2%) of the industrial workforce in Kayseri. A questionnaire study consist of 37 questions is applied to the 1000 industrial employees (approximately 2% of employees) in this zone. The questionnaire consists of 6 different question profiles. These are; working life, social status and income, household profile, housing location-working area accessibility, ownership, relocation expectations and demands. According to the results of the questionnaire study, first of all, the profile of industrial employees special to sample city is determined and the characteristics of housing/housing area are revealed in this article. And then, in the context of these different characteristics; preferences, choices and satisfaction levels of industrial employees are evaluated with the aid of a "Comparative Point Model" according to their main location tendencies. At the end of the study,  it is determined that, as a determinative factor," cheap housing" can be more important than "near location to the working area" for industrial employees which reduce the cost of housing as the opportunity of free housing or housing ownership (host level) in the whole city scale. And in the city scale/at the city centre, "arrival comfort of housing/housing area to working area" (location near to the working area and/or existence and sufficiency of public transport possibilities to the working area) and "the physical criterion of housing" (housing size, building newness, sufficiency of comfort conditions, existence and sufficiency of infrastructure) are determined as dependent variables at the preference of housing/ housing area for industrial employees. At the same time, these are determined as the reducing factors of relocation demand for industrial employees. Cause of the special characteristics to the sample city (existence of regular housing areas planned with the development of industrial areas), industrial employees can find appropriate housing/housing area devoted to their demand and preferences. For this reason, "adaptation process to existing/dwelled housing" is determined as the dominant location tendency and the level of relocation demand is very low among the employees.   Keywords: Industrial employees, housing area, location tendency, Kayseri.Süreç içerisinde, öznel değerlendirmeler ve davranış biçimlerine görece sorgulanan yerseçim tercihlerinin, güncel çalışmalarda giderek artan bir ilgi alanı oluşturduğu görülmektedir. Bu çalışmanın amacı, sanayi çalışanlarının ikamet etmekte oldukları konut/konut alanı özellikleri üzerinden yer seçim özelliklerinin (tercihlerin) incelenmesi ve öznel tercihler ve davranış biçimlerine göre yeni yer seçme (yer değişikliği yapma) eğilimlerinin üç temel süreç üzerinden (mevcut konuta uyum sağlama, mevcut konut değişikliği yapma ve yeni yerseçme) sorgulanmasıdır. Bu bağlamda, çalışmada, farklı eğilimlerin ortaya çıkmasındaki etken ve nedenler belirlenerek, planlamaya girdi sağlanmakta ve sanayi çalışanlarının tercih ve taleplerine yönelik uygun konut/konut alanı geliştirme göstergeleri belirlenmektedir. Araştırma, 1980 sonrası yaşanan sanayileşme süreçlerine bağlı olarak, ülke ekonomisinde söz sahibi Yeni Sanayi Odaklarından biri haline gelen Kayseri Kentinde; sanayi işgücünün %66.2’sini oluşturan Organize Sanayi Bölgesi’nde, anket soruşturması yöntemi ile gerçekleştirilmiştir. Alanda %2 oranında örneklem sorgulanarak, yüz yüze görüşme tekniği ile toplam 1000 anket uygulanmıştır. Araştırma sonucunda, il ölçeğinde çalışma alanının konumlanmasına bağlı olarak sanayi çalışanlarının bu alana en yakın ilçeleri öncelikli olarak tercih ettikleri bununla birlikte mülk sahipliği düzeyi ve bedelsiz konut elde etme olanaklarını bulan sanayi çalışanları için ucuz konutun işyerine yakınlıktan daha belirleyici bir ölçüt olduğu; mülk sahibi olma ve bedelsiz konut elde etme gibi konut maliyetini azaltan olanakların il ölçeğinde ve konut-işyeri erişim kolaylığı ile konuta ilişkin kalite ve konfor koşullarının ise kentsel ölçekte yer değişikliği yapma talebini düşüren etkenler ve konut/konut alanı seçiminde sanayi çalışanları için bağımlı değişkenler/belirleyici göstergeler olduğu ortaya konulmuştur. Anahtar Kelimeler: Sanayi çalışanları, konut alanı, yerseçme eğilimi, Kayseri

    Greek atrocities in local press of Cyprus between 1958-1974

    Get PDF
    Bu çalışmada, Kıbrıs'taki Rum halkının 1958-1974 yılları arasında Türk halkına karşı yapmış olduğu mezalimler incelenmiştir. Bu çalışma ile Kıbrıs Türk halkının günümüzde bir devlet olabilme mücadelesini verirken bulunduğu şartlar ve bu mücadele için hem cephede hem de cephe gerisinde de halkın sağladığı katkının büyüklüğü ile dayanma azmi yerel basın gözüyle irdelenerek ortaya konulmuştur. Çalışmanın birinci bölümünde, 1571-1959 yılları arasında ‟Kıbrıs Adası'nın Tarihi" hakkında bilgi verilmiştir. Ada sırasıyla Hitit, Finike, Asur, Mısır, Persler, Photomeler, Lüzinyan, Roma, Bizans, Emevi, İngiltere ve Osmanlı Devleti tarafından yönetilmiştir. Bu dönemler içerisinde en iyi yönetildiği dönem Osmanlı idaresinde kaldığı dönem olmuştur. Osmanlı Devleti'nin son dönemlerinden itibaren Rumlar arasındaki milliyetçi fikirlerin artması ile Enosis fikri ortaya çıkmış ve bu fikir doğrultusunda hareket edilmiştir. Çalışmanın ikinci bölümünde ‟Kıbrıs Basın Tarihi" ele alınmış ve günümüze kadarki basın tarihinin gelişimi incelenerek Kıbrıs Milli Mücadelesindeki önemi ortaya konulmuştur. Çalışmanın üçüncü bölümünde 1958-1963 yılları arasında Rumların Türklere karşı giriştiği ilk şiddet olaylarından Sinde, Atlılar ve Üç Şehitler katliamları anlatılmıştır. Bu katliamlarla Türklere gözdağı vererek Türkleri adadan kaçırmak istenmiştir. Çalışmanın dördüncü bölümünde 1963-1974 yılları arasında yaşanan Kumsal Baskını, Ayvasıl, Arpalık, Geçitkale Katliamları ve Pilot Yzb. Cengiz Topel'in şehit edilişi anlatılmıştır. Vatanlarını terk etmeyen Kıbrıslı Türklere karşı şiddet olayları artmış, Türkiye Cumhuriyeti buna sessiz kalamamış ve tepki göstermiştir. Çalışmanın son bölümünde, 1974 yılında Rumların Enosis ve Akritas planlarını gerçekleştirmek için bir kez daha harekete geçmesiyle Alaminyo, Muratağa, Sandallar, Atlılar, Taşkent'de yapılan katliamlar ile birçok Türk'ün şehit edilmesi, öldürülen ve yaralı Kıbrıslı Türklerin topluca mezarlara gömülmeleri anlatılmıştır.In this work, Cypriot Greek's atrocities against the Turkish community between the years of 1958 - 1974 were examined. With this work, conditions of Turkish Cypriot people in their struggle to establish a sovereign state and importance of the contribution provided by the people both in front and behind the line for this struggle and also their willingness will be examined from the point of view of local press. In the first section of this study, information about "The History of Cyprus Island" between the years of 1571 and 1959 were given. The Cyprus island was ruled by Hittites, Phoenicians, Assyrians, Egyptians, Persians, Ptolemaics, Lusignans, Romans, Byzantines, Umayyads, Ottomans and British. It can be alleged that the best management was realized during the Ottoman rule. Rise of nationalist ideas among the Cypriot Greek Cypriots during the last periods of Ottoman Empire caused to born of the ENOSIS notion and activities of Greeks in accordance to it. In the second section of the work, history of press in Cyprus was examined, development of press to modern times was studied and importance of the press in the National Struggle of Cypriot Turks was illustrated. In the third section of the work, some of the earlier violent actions of the Greeks against the Turks; such as Sinde, Atlilar, Üçsehitler massacres was recited. These massacres were aiming to intimidate Turks and make them to leave the island. In the fourth section of this study, the Beach Raid, Ayvasıl, Arpalık, Gecitkale massacres and martyrdom of Pilot Lt. Cengiz Topel was described. By this time, the violences against the Cypriot Turkish people who had insisted to stay in their homes increased and Republic of Turkey reacted to the situation. In the last section of the study, martyrdom of Turks during the massacres of Alaminos, Murataga, Sandallar, Atlılar and Taskent conducted by the Cypriot Greeks who were acting for the purpose of the realization of the ENOSIS and Akritas and burial of killed or wounded Turks in mass graves

    Kumarlı semt parkında tasarım özelliklerinin değerlendirilmesi

    Get PDF
    "District Parks" are large-scaled parks served at district level which supply the recreation demand of many neighbourhoods. This type of park has a service capacity approximately 30000-35000 people in 1-2 km. area and neighbourhoods group takes place in it's effect area.   Service characteristics and effect area characteristics put forward the importance of district parks in urban recreational system. And the level of using and functionality gain importance for district parks. Obtaining functionality and increasing the level of using/serving can be realized with "design quality of the park". At the same time, design quality is an important determiner at preference for park users. In this study, it is accepted the main hypothesis that; the subjective and objective design characteristics must be considered and evaluated together to create design quality of the park at functional, aesthetical and technical level. In this context, the design characteristics of Kumarlı District Park are examined and it is put forward the determiner design indicators of design quality. "Kumarlı Park" is selected and examined in Kayseri City as the sample area. Because it is the only park which has district park characteristics according to the size criteria (8ha-40ha) and function criteria (functional diversity level) in the city. In this study, it is aimed to reveal the necessary designing criteria for parks with examining the “objective and subjective design characteristics of sample  park. The technical characteristics of uses (equipments, urban furniture, and floor) and vegetation/plants (natural and artificial green elements) are examined in the context of "objective characteristics" by using survey analysis and observation method. Both uses and plants are examined according to their technical conditions such as type, diversity, location, number and sufficiency. Material quality and harmony is a distinctive factor for uses and visual/aesthetic using is a distinctive factor for plants at the evaluation. The user -design- evaluations are examined in the context of "subjective characteristics". Using conditions of both uses and plants are examined according to the subjective evaluations such as sufficiency, usability, accessibility, comfort and cleanliness. Subjective design characteristics are analyzed with using a questionnaire method. The questionnaire is applied by random sampling in every region of the park. Sample size is determined at 200 persons. The average answer time of the questionnaire is determined as 10 minutes. The questionnaire is applied in 2008 at June and July months. The level of park using is high at these months in the city. The context of the questionnaire is composed of 20 different questions for to obtain the design evaluations of users. The subjects of the questions are determined as: (1) Sufficiency of green area existence in the park, (2) Sufficiency of green area and plant using in the park, (3) Night using situation of the park, (4) Comfort level of accessibility/circulation inside the park, (5) Sufficiency, comfortability, location and distribution of sitting units in the park, (6) Cleanness and maintenance of the park, (7) Insufficient uses in the park, (8) Disturbed characteristics and expected regulations in the park area. At the end of the study, with the comparison of subjective and objective characteristics, the necessary design criteria and indicators are determined which have to be considered at the creation of functional park design with the high level of  using. And some proposals are put forward to increase the design quality of Kumarlı Park. The main design indicators -necessary- to put forward the design quality of the park, those must be take into consideration are determined as: (1) Conservative place existence according to natural conditions (wind rain, sunshine) and environmental conditions (loud noise), (2) Shady sitting place existence for long time sitting and resting, (3) Sufficient and suitable lighting for security and night using, (4)Accessibility comfort to function areas, (5) Sufficiency of number of sitting units, comfort and accessibility, (6) Cleanliness level of lake and water bodies and regular collecting of rubbish, (7)The diversity of social-cultural activities and units and the diversity level of functional areas. Keywords: District park, objective characteristics, subjective evaluations, design criteria."Semt Parkları", 1-2 km içinde yaklaşık 30000-35000 nüfusa hizmet eden ve birden çok mahallenin rekreasyon talebini karşılayan büyük ölçekli parklardır. Hizmet ve etki alanı büyüklüğüne göre, kentsel rekreasyon sistemi ve park kullanımı içerisindeki yeri ve önemi göz önünde bulundurulduğunda, bu parklar için kullanım/hizmet düzeyinin arttırılması ve işlevsellik daha fazla önem kazanmaktadır. Hizmet/kullanım düzeyinin arttırılması ve parkın daha işlevsel kullanımında en önemli etken kaliteli tasarım ve planlamadır. Tasarımın kalitesi, tercih üzerinde temel belirleyici olarak da etkili olmaktadır. Bu çalışmada, park tasarımında işlevsel, estetik ve teknik düzeyde kaliteli tasarım yaratılması için nesnel ve öznel tasarım özelliklerinin birlikte ele alınması ve değerlendirilmesi gerekliliğinden yola çıkılarak, Kumarlı semt parkı örneklem alan olarak incelenmiştir. Nesnel tasarım özellikleri kapsamında, alan analizi yöntemi ile yapısal ve bitkisel elemanların teknik özellikleri (yapısal ve bitkisel tasarım elemanlarının tür, çeşitlilik, konumlanma, sayı ve yeterlilik koşulları, yapısal elemanlar için kullanılan malzemelerin kalitesi ve uyumu, bitkisel elemanlar için tasarımda görsel ve estetik amaçlı kullanım düzeyleri) ele alınmıştır. Öznel tasarım özellikleri kapsamında, tasarım öğelerinin kullanım koşullarına (yeterlilik, kullanılabilirlik, erişebilirlik, konfor ve temizlik) yönelik kullanıcı değerlendirmeleri anket yöntemiyle sorgulanmıştır. Çalışma sonucunda, kullanım-hizmet düzeyi yüksek ve işlevsel park tasarımı yaratılmasına yönelik olarak göz önünde bulundurulması gerekli tasarım ölçütleri belirlenmiş ve Kumarlı Parkının tasarım kalitesinin arttırılmasına yönelik öneriler sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Semt parkı, nesnel özellikler, öznel değerlendirmeler, tasarım ölçütleri

    Ropivacaine for Unilateral Spinal Anesthesia; Hyperbaric or Hypobaric?

    Get PDF
    SummaryBackground and objectivesThe aim of this study was to compare the unilaterality of subarachnoid block achieved with hyperbaric and hypobaric ropivacaine.MethodsThe prospective, randomized trial was conducted in an orthopedics surgical suite. In all, 60 ASA I–III patients scheduled for elective total knee arthroplasty were included in the study. Group Hypo (n=30) received 11.25mg of ropivacaine (7.5mg.mL−1) + 2mL of distilled water (density at room temperature was 0.997) and group Hyper (n=30) received 11.25mg of ropivacaine (7.5mg.mL−1) + 2mL (5mg.mL−1) of dextrose (density at room temperature was 1,015). Patients in the hyperbaric group were positioned with the operated side down and in the 15° Fowler position, versus those in the hypobaric group with the operated side facing up and in the 15° Trendelenburg position. Combined spinal epidural anesthesia was performed midline at the L3–4 lumbar interspace. Hemodynamic and spinal block parameters, regression time, success of unilateral spinal anesthesia, patient comfort, surgical comfort, surgeon comfort, first analgesic requirement time, and adverse effects were assessed.ResultsTime to reach the T10 dermatome level on the operated side was shorter in group Hyper (612.00±163.29s) than in group Hypo (763.63±208.35s) (p<0.05). Time to 2-segment regression of the sensory block level on both the operated and non-operated sides was shorter in group Hypo than in group Hyper.ConclusionBoth hyperbaric and hypobaric ropivacaine (11.25mg) provided adequate and dependable anesthesia for total knee replacement surgery, with a high level of patient and surgeon comfort. Hypobaric local anesthetic solutions provide a high level of unilateral anesthesia, with rapid recovery of both sensory and motor block, and therefore may be preferable in outpatient settings

    Regional intravenous anesthesia in knee arthroscopy

    Get PDF
    OBJECTIVE: The goal of the study was to investigate the regional intravenous anesthesia procedure in knee arthroscopy and to evaluate the effects of adding ketamine over the anesthesia block charactery and tourniquet pain. MATERIAL/METHOD: Forty American Society of Anesthesiologists (ASA) II patients who received knee arthroscopy were enrolled. After monitoring, a peripheral IV line was inserted.The venous blood in the lower extremity was evacuated with a bandage, and the proximal cuff of the double-cuff tourniquet was inflated. The patients were randomly split into two groups. While Group P received 80 ml 0.5% prilocaine, Group PK received 0.15 mg/kg ketamine (80 ml in total) via the dorsum of the foot. We recorded onset time of the sensory block, end time of the sensory block, presence of the motor block, the time when the patient verbally reported tourniquet pain and surgical pain, duration of tourniquet tolerance, fentanyl consumption during the operation, time to first analgesic requirement, methemoglobin values at 60 minutes, operative conditions, 24-hour analgesic consumption, discharge time, and hemodynamic parameters. RESULTS: The body mass index (BMI) of the patients who required general anesthesia was significantly higher than the BMI of other patients. The onset time of the sensory block was shorter for those in Group PK, but the time to first analgesic requirement was longer. CONCLUSION: Regional intravenous anesthesia using the doses and volumes commonly used in knee arthroscopy may be an inadequate block among patients with high BMI values. Moreover, the addition of ketamine to the local anesthetic solution may produce a partial solution by shortening the onset of sensory block and prolonging the time until the first analgesic is required

    Neuroaxial anesthesia in a patient with progressive systemic sclerosis : case presentation and review of the literature on systemic sclerosis

    Get PDF
    BACKGROUND: Systemic sclerosis (SSc), a progressive disease characterized by excessive accumulation of connective tissue components. Although most patients have long survival, some of them progress rapidly to death. Pulmonary system involvement and pulmonary hypertension are the most frequent cause of death. When the patient with SSc is to be operated, the anesthetic procedure could be a serious problem. In this article, we report a combined spinal – epidural technique in a patient with progressive SSc and the anesthetic considerations that could be recommended for these patients. CASE PRESENTATION: A 68-year-old woman who had a history of progressive systemic sclerosis, pulmonary fibrosis, kyphoscoliosis and decreased oral apertura underwent total hip arthroplasty. This operation was performed successfully under combined spinal epidural anesthesia. CONCLUSION: Systemic sclerosis is a complex disease that involves multiple organ systems. Every aspects of anesthetic care may be altered or hindered by the pathogenesis of disease. Although the choice of regional or general anesthesia is unclear, to choose combined spinal epidural anesthesia may be useful
    corecore