16 research outputs found
Taksim Meydanı
Taha Toros Arşivi, Dosya No: 37- Tarlabaşı-Tepebaşı-Taksimİstanbul Kalkınma Ajansı (TR10/14/YEN/0033) İstanbul Development Agency (TR10/14/YEN/0033)Tarih Taksim'de yazıldı: Taksim Meydanı Osmanlı'dan beri sürekli kimlik değiştiren ama her an yaşayan bir alanTaksim Stadı ve ilk milli maç:Bahçesi, gezisi, stadı, anıtı, kültür merkeziyle Taksim MeydanıTaksim'in kanlı tarihi:31 Mart, 6-7 Eylül, Kanlı Pazar ve 1 Mayıs 1977. Olaylı meydan kimliği Taksim'in kaderi olduFailleri hala meçhul:İşçi bayramının en coşkulu kutlandığı 1 Mayıs 1977 gününün sonunda Taksim Meydanı'nda 34 kişi öldüMeydanın yeni kimliği:90 sonrası Taksim Meydanı ilk sivil Cumhuriyet Bayramı kutlanmasına ve Tel'in mitinglerine sahne olduPolemiklerin meydanı:Taksim Meydanı'nın geçmişinden tartışmalar da hiç eksik olmadıBir kent profili olarak TaksimBu meydanda hayat var:Buluşma mekanları, heykeli, parkı, fıskiyeli havuzu, kağıt mendilcileri, şipşakçıları..
A modular software architecture for UAVs
There have been several attempts to create scalable and hardware independent software architectures for Unmanned Aerial Vehicles (UAV). In this work, we propose an onboard architecture for UAVs where hardware abstraction, data storage and communication between modules are efficiently maintained. All processing and software development is done on the UAV while state and mission status of the UAV is monitored from a ground station. The architecture also allows rapid development of mission-specific third party applications on the vehicle with the help of the core module
Dinamik-benzeri deneylerle yapı güçlendirme tekniklerinin irdelenmesi
TÜBİTAK MAG01.06.2010Üç farklı güçlendirme yönteminin iki katlı üç açıklıklı betonarme çerçeveler üzerindeki sismik performansı dinamik-benzeri deney yöntemi uygulanarak gözlemlenmiştir. Üç deney elemanın orta açıklığında delikli tuğla duvar bulunmaktadır. Bütün deney elemanları Türkiye‟deki inşaat uygulamalarında bulunan düz donatı, düşük beton dayanımı ve yetersiz sargı donatısı gibi sismik yetersizlikler göstermektedir. Türk deprem kodunda bulunan bina sakinleri için uygun olan delikli tuğla duvarlara monte edilen Lifli Polimerler ve ön üretimli beton paneller ile geleneksel yaklaşım olan betonarme duvar yöntemleri uygulanmıştır. Deney elemanları Düzce yer hareketinin Kuzey-Güney bileşenin üç farklı ölçeğine maruz bırakılmıştır. Referans deney elemanı %100 ölçekte ağır hasar görmüş, tuğla duvarın bütünlüğünü koruyamamasından ve tuğla duvarı çevreleyen kolonların ciddi hasar görmesinden dolayı çökme aşamasına gelmiştir. Güçlendirilen çerçeveler en yüksek seviye olan %140 Düzce yer hareketinde sağ kalmayı başarabilmiştir. Deney sonuçları, uygulanan deprem yükleri için güçlendirme yöntemlerinin başarısını onaylamıştır.Three seismic strengthening methods were investigated by conducting PsD (Pseudo Dynamic) tests on two story-three bay frames. All frames had infill clay tile walls in their central bay. The test specimens had design and detailing deficiencies commonly observed in the Turkish building stock such as plain bars, low concrete strength, and insufficient confining steel reinforcement. Fiber reinforced polymer strengthening, precast panel application, and post installed reinforced concrete wall, which are recommended by the Turkish Earthquake Code are investigated. North-South component of 1999 Düzce Earthquake was applied for all specimens at three incremental scales. Severe damage was observed at reference specimen for the 100% scale motion due to the fact that infill wall lost its integrity and interior columns sustained heavy damage. All the other retrofitted specimens survived the 140% Düzce motion with an acceptable damage. Test results confirmed the success of all three retrofit schemes
The examination of social media usage of social studies teacher candidates in terms of different variables in the level of media literacy
Medya okuryazarlığı son kırk yılda her geçen gün giderek önemini arttıran bir konudur. Medya okuryazarlığının öneminin anlaşılması ile beraber medya okuryazarlığı eğitiminin de gerekliliği ortaya çıkmıştır. Medya okuryazarlığı eğitimi, çocuklara ilköğretim ikinci kademede seçmeli medya okuryazarlığı dersi olarak verilmektedir. Medya okuryazarlık dersini okutmakla yükümlü olan kişiler Sosyal Bilgiler öğretmenleridir. Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin ve geleceğin öğretmenleri olacak olan Sosyal Bilgiler öğretmenliği son sınıf öğrencilerinin medya okuryazarlığı konusunda bu dersin eğitimini verebilecek düzeyde olmaları gerekmektedir. Medya okuryazarlık eğitimini etkileyen önemli faktörlerden biri son yirmi yıldır varolan ve sürekli çeşitlilik kazanan sosyal medyadır. Sosyal medya araçlarının kullanımının yaygınlaşması, sosyal medyanın hayatımızın her alanını doğrudan veya dolaylı olarak etkilemesine sebep olmaktadır. Sosyal medyanın bu etkisi insanların sosyal medyaya karşı olumlu veya olumsuz tutumlarının oluşmasına sebep olmuştur. Bu araştırmanın amacı, Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının sosyal medya kullanımlarının medya okuryazarlık düzeylerinde farklı değişkenler açısından incelenmesidir. Araştırmaya 2017-2018 eğitim öğretim yılında Uludağ Üniversitesi, Sinop Üniversitesi, Kastamonu Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, Ege Üniversitesi ve Uşak Üniversitesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği bölümünde 4. Sınıfta öğrenim gören 267 öğrenci katılmıştır. Araştırma, Araştırma betimsel nitelikte bir çalışma olup araştırma tarama modelinde tasarlanmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak Karataş (2008) tarafından geliştirilen Medya Okuryazarlığı Düzey Belirleme Ölçeği (MODBÖ), Otrar ve Argın (2016) tarafından geliştirilen Sosyal Medya Tutum Ölçeği ve araştırmacı tarafından geliştirilen Kişisel Bilgi Formu kullanılmıştır. Verilerin normal dağılması neticesinde, ölçeklerden elde edilen toplam puanların değişkenlere göre anlamlı olarak farklılaşıp farklılaşmadığının belirlenmesinde T testi, ANOVA testi ve TUKEY testleri tercih edilmiştir. Araştırmada elde edilen bulgulara göre Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının medya okuryazarlık düzeyleri yüksek seviyede, sosyal medyaya karşı tutumları ise kısmen olumlu olarak belirlenmiştir. Araştırma sonucunda, Sosyal Bilgiler öğretmen adaylarının sosyal medya kullanım süreleri arttıkça medya okuryazarlık düzeylerinin de arttığı tespit edilmiştir.Media literacy is increasingly important in the last four decades. Along with the understanding of the importance of media literacy, media literacy education has become a necessity. Media literacy education is given to children as a primary level second level elective media literacy course. The people who are obliged to read the media literacy course are the teachers of social studies. It is necessary for the senior students of Social Studies teacher, who will be teachers of social studies teachers and future teachers, to be able to teach this course about media literacy. One of the important factors that influence media literacy education is social media, which has existed over the past two decades and has been continuously diversified. The widespread use of social media means that social media directly or indirectly affects every aspect of our lives. This effect of social media has caused the positive or negative attitudes of people towards social media. The aim of this research is to examine the social media usage of Social Studies teacher candidates in terms of different variables in the media literacy levels. 267 students attending Uludağ University, Sinop University, Kastamonu University, Marmara University, Ege University and Uşak University Social Studies Teacher Training Department participated in the research in 2017-2018 academic year. Research, Research is a descriptive study and it is designed in a research screening model. Social Media Attitude Scale developed by Kararaş (2008), Media Literacy Level Scale (MODBÖ), Otrar and Argın (2016) and Personal Information Form developed by the researcher were used as data collection tool in the research. T test, ANOVA test and TUKEY tests were preferred when it was determined that the total scores obtained from the scales differed significantly according to the variables, as a result of normal distribution of the data. According to the findings obtained in the research, social studies teacher candidates' media literacy levels were high and attitudes towards social media were partially positive. As a result of the research, it was determined that as the social media usage duration of Social Studies teacher candidates increased, the media literacy levels also increased
Mevcut yapıların FRP ile güçlendirilmesi
TÜBİTAK MAG16.08.2006Enine donatısı yetersiz betonarme kolonlar büyük bir depremde oluşan sismik enerjiyi harcayacak sünekliğe sahip değillerdir. Burada anlatılan çalışmada dayanımı düşük, düz donatılı ve sünek olmayan dikdörtgen betonarme kolonların CFRP kullanılarak güçlendirilmesini incelenmiştir. Enine donatısı yetersiz bina kolonlarını temsil eden 5 numune test edilmiştir. Her numune, sabit eksenel yük altında (eksenel yük taşıma kapasitesinin yaklaşık %35’ i) ve yanal tersinir yerdeğiştirmeleri altında test edilmiştir. İncelenen başlıca parametreler, sarılan CFRP tabaka sayısı ve güçlendirme sırasında kolon üzerinde bulunan eksenel yükün varlığıdır. Referans numunesinde güç tükenmesi başlangıcındaki nihai ötelenme oranı %2.5 olarak gözlenmiş ve yerdeğiştimelerin yaklaşık olarak %40’ının donatının sıyrılmasından kaynaklandığı görülmüştür. Bunun yanında, kolonların plastik mafsal bölgesini 2 kat CFRP sarma durumunda CFRP’ de yırtılma %7 ötelenme seviyesinde gözlenmiştir. Burada, yerdeğiştirmelerin yaklaşık %80’ i donatı sıyrılmasından kaynaklanmıştır. Alınan sonuçlar, CFRP sarılmış düz donatılı yetersiz kolonların nervürlü donatılı olanlara göre güç tükenmesi olmaksızın daha yüksek yerdeğiştirme seviyelerine çıkabildiğini göstermiştir.Reinforced concrete columns lacking sufficient transverse reinforcing steel do not possess the necessary ductility to dissipate seismic energy during a major earthquake. The study reported herein investigates the use of carbon fiber-reinforced polymer (CFRP) wrapping as a method of retrofitting of non-ductile rectangular reinforced concrete columns with low strength concrete (fc’≈15MPa) and plain bars. Five specimens representative of transverse steel deficient columns (10 mm diameter bars having 0.6h spacing with 90 degree hooks at the ends) in existing buildings were tested. The specimens consisted of 350 mm x 350 mm x 2000 mm dimensions with a stiff column stub of 1350 x 500 x 400 mm in size. Each specimen was tested under lateral cyclic displacement excursions under constant axial load (35% of axial load carrying capacity) to simulate the seismic demand. The main parameters under investigation were the number of layers of CFRP wrap and presence of the axial load on the column during strengthening. It was observed that ultimate drift ratio at the onset of strength degradation was about 2.5% for the as built column and about 40% of the deformations were due to bar slip. On the other hand, upon CFRP wrapping with two layers ultimate drift ratio was about 7% at CFRP rupture. Interestingly about 80% of the deformation was due to bar slip. This shows that upon CFRP retrofit deficient columns with plain bars can withstand against larger deformation demands without strength degradation compared to those with deformed bars. Therefore, great care must be taken when calculating the deformations (either for assessment or rehabilitation) due to bar slip when plain bars are used
Scale Effect on CFRP Strengthening of Infilled Reinforced Concrete Frames
The diagonal application of Carbon Fiber-Reinforced Polymer fabrics on hollow clay tile infill walls has been qualified as an efficient rehabilitation method for deficient reinforced concrete frames. However, majority of the experimental studies were conducted on 1/3-scaled RC frames and the effect of specimen scaling has not been questioned. In the current study, the results of an experimental campaign on 1/2-scaled RC frames are presented. Test specimens are grouped in two series having two different aspect ratios. In each series, there are two RC frames having hollow clay tile infill walls with/without CFRP reinforcement. The results of 1/2-scaled specimens are compared with the experimental results obtained from 1/3-scaled frames. In addition, the numerical model which were developed by the authors for 1/3scaled frames are employed for modeling 1/2-scaled specimens and the results were assessed by comparing with the test results
Önemli Bir Arı Ürünü: Propolis
Propolis en önemli arı ürünlerinden bir tanesidir. Propolis yapışkan bir madde olup, bal arıları tarafından bitkilerden toplanan ve mumla karıştırılarak kovan içerisinde birçok amaca yönelik olarak kullanılan bir maddedir. Arılar propolisi kovan ve diğer yaşam alanlarının iç duvarlarında kullanırlar. Delik ve çatlakların kapatılmasında, peteklerin tamir edilmesinde, peteklerin birbirine yapıştırılmasında, savunmayı kolaylaştırmak veya kovan girişini daraltmak amacıyla kullanılır. Ayrıca propolis kovan içerisine giren ve ölen fakat arılar tarafından dışarı atılamayan maddelerin üzerini örtmekte kullanılır. Propolisin güçlü dezenfektan etkisi bulunmakta ve bu etki kovan ile petek gözlerinin dezenfeksiyonunu sağlamaktadır. Mikroorganizmalara karşı olan etkisi propolisin en önemli özelliğidir. Bu yüzden eski zamanlardan günümüze kadar propolis farmakolojik özellikleri sebebiyle insanlar tarafından kullanılmaktadır.
Propolis, antimikrobial, antifungal, antivirus, anti-inflamtör ve anestezik etkiler yanında pek çok yararlı biyolojik aktivitenin gerçekleşmesine neden olur. Bu nedenle propolis, apiterapide, biyokozmetikte, sağlıklı beslenme gibi pek çok amaç için kullanılmaktadır
An ımportant bee product: Propolis
Propolis en önemli arı ürünlerinden birisidir. Propolis yapışkan bir madde olup, bal arıları tarafından bitkilerden toplanan ve mumla karıştırarak kovan içerisinde birçok amaca yönelik olarak kullanılan bir maddedir. Arılar propolisi kovan ve diğer yaşam alanlarının iç duvarlarında kullanırlar. Delik ve çatlakların kapatılmasında, peteklerin tamir edilmesinde peteklerin birbirlerine yapıştırılmasında, savunmayı kolaylaştırmak veya kovan girişini daraltmak amacıyla kullanılır. Ayrıca propolis kovan içerisine giren ve ölen fakat arılar tarafından dışarıya atılamayan maddelerin üzerini örtmekte kullanılır. Propolisin güçlü dezenfektan etkisi bulunmakta ve bu etki kovan ile petek gözlerinin dezenfeksiyonunu sağlamaktadır. Mikroorganizmalara karşı olan etkisi propolisin en önemli özelliğidir. Bu yüzden eski zamanlardan günümüze kadar propolis farmakolojik özellikleri sebebiyle insanlar tarafından kullanılmaktadır. Propolis, antimikrobial, antifungal, antivirus, anti-inflamatör ve anestezik etkiler yanında pek çok yararlı biyolojik aktivitenin gerçekleşmesine neden olur. Bu nedenle propolis, apiterapide, biyokozmetikte, sağlıklı beslenme gibi pek çok amaç için kullanılmaktadır.Propolis is one of the most important bee products. Propolis is a sticky material that honey bees collect from plants, mix with wax and use this product for many purposes. Bees apply propolis on the internal walls of their hive or other cavities. It is used to block holes and cracks, to repair combs, to strengthen the thin borders of the comb, and to reduce the hive entrance in the fall or make it easier to defend. Also propolis is used as an embalming substance to cover hive invaders that bees kill but can not transport out of the hive. In addition, propolis has a highly disinfection effect and bees use it to disenfect the hive and comb cells. The action against microorganisms is an essential characteristic of propolis. Therefore, propolis has been used by human beings since ancient times for its pharmaceutical properties. Propolis has antimicrobial, antifungal, antivirus, antiflamatuar and anesteshic effects and many benefical biological activities. For this reason, propolis is widely used as a popular remedy in folk medicine, apitherapy, biocosmetics, healthy food and for many purposes
Application of Mesh Reinforced Mortar for Performance Enhancement of Hollow Clay Tile Infill Walls
The use of mesh reinforcement with mortar on existing brick infill walls of reinforced concrete (RC) frames is a recommended seismic strengthening procedure in the Turkish Seismic Code (2007). The premise of the method lies in its ease of application and success in eliminating the out-of-plane failure of existing infill walls. The performance of the mesh reinforced mortar (MRM) application was investigated by pseudo-dynamic (PsD) and cyclic testing. A three-story-three-bay 1:2 scale RC frame with hollow clay tile (HCT) infills in the middle bay was first tested using a continuous pseudo-dynamic test method for three synthetic ground motions compatible with the Düzce city center response spectrum. The test specimen was code complaint. No significant structural damage besides some cracking in the boundary columns was observed but the infill walls almost collapsed. After removing the infill walls of the central bay, a new HCT wall strengthened with MRM was built and the rehabilitated frame was retested under a second series of PsD and reversed cyclic loading schemes. This Chapter reports the findings of the experimental study by placing special emphasis on the seismic response of the code compliant test frame