Association Mapping for Improving Fiber Quality in Upland Cottons

Improved fiber yield is considered a constant goal of upland cotton (Gossypium hirsutum) breeding worldwide, but the understanding of the genetic basis controlling yield-related traits remains limited. Dissecting the genetic architecture of complex traits is an ongoing challenge for geneticists. Two complementary approaches for genetic mapping, linkage mapping and association mapping have led to successful dissection of complex traits in many crop species. Both of these methods detect quantitative trait loci (QTL) by identifying marker–trait associations, and the only fundamental difference between them is that between mapping populations, which directly determine mapping resolution and power. Nowadays, the availability of genomic tools and resources is leading to a new revolution of plant breeding, as they facilitate the study of the genotype and its relationship with the phenotype, in particular for complex traits. Next Generation Sequencing (NGS) technologies are allowing the mass sequencing of genomes and transcriptomes, which is producing a vast array of genomic information with the development of high-throughput genotyping, phenotyping will be a major challenge for genetic mapping studies. We believe that high-quality phenotyping and appropriate experimental design coupled with new statistical models will accelerate progress in dissecting the genetic architecture of complex traits

After Meeting: The 1st Maritime Pilotage/Towage Services and Technologies Congress

The 1st Maritime Pilotage/Towage Services and Technologies Congress has been organized by UCTEA Chambers of Marine Engineers, UCTEA the Chamber of Turkish Naval Architects & Marine Engineers and Turkish Maritime Pilots’ Association at 23 October 2015, Hilton Hotel, İzmir. In the opening ceremony, two distinguished keynote speakers have presented their presentations. Captain Stein Inge DAHN who is the president of European Maritime Pilots’ Association(EMPA) has given a fulfilling speech on switching to hand steering by giving an example from the automation in the Aviation Industry. The second keynote speaker Robert G. Allan, who is the Executive Chairman of Robert Allan Ltd., has given a leading speech under the title of “The State of the Art in Escort Tug Technology -2015”. Five key points have come into prominence during the symposium. To summarize: • To prevent ships and cargos which are exposed to damages, • To prevent marine and coastal environments against pollution due to collisions, • To establish fast, secure and well organized sea traffic • To develop new escort tug technologies and pilotage softwares in the national level which is open to competitions in the international markets. • Opening maritime pilotage into the competitions in the areas which needs special expertize. In my opinion, the topics discussed in the symposium have the attendants won a wide horizon in the field. However, the presentations related to Escort Tug Technologies were insufficient from the standpoint of both quality and numbers of the manuscripts presented. Due to importance of Maritime Pilotage/Towage Services and Technologies, much more attentions must be taken in the national and international levels and sustainability of the symposium must be provided

THE EFFECTS OF INCREASE THE COMPRESSION RATIO ON PERFORMANCE OF A DIESEL ENGINE

An optimisation of the Diesel cycle has been performed for power output and thermal efficiency with respect to compression ratio for various extreme temperature ratio. The relation between compression ratio and extreme temperature ratio, which gives optimum performance is derived. As the compression ratio of the diesel engine is increased in comparison to the optimum value of the engine, it is shown that the performance of the engine is decreased. The experimental study agrees with these results. In this study, compression ratio of a single cylinder pre-combustion chamber variable compression ratio Ricardo E6 type engine with the optimum compression ratio of 18.20 was increased to 19.60. As a results of this increase, specific fuel consumption was increased about 8 % and brake thermal efficiency was decreased about 7.5 %

Katalitik konverterleri benzin motorlarında soğuk ilk hareket emisyonlarının incelenmesiac

Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır

Aşırı doldurmalı seramik kaplı bir dizel motorunda optimum püskürtme avansı ve sıkıştırma oranının deneysel olarak incelenmesi

06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Tezin PDF’i omadığından sisteme yüklenememiştir

Değişken Deniz Suyu Sıcaklıklarında Çalışan Bir Gemiye Ait Soğutma Sisteminin Ekserji Analizi

Bu çalışmada değişken deniz suyu sıcaklıklarında çalışan buhar sıkıştırmalı bir gemi soğutma sisteminin ekserji analizi yapılarak soğutma sistemi bileşenlerinin ekserji yıkımları hesaplanmıştır. Çalışmada, deniz suyu sıcaklığına bağlı olarak buharlaşma sıcaklığı, yoğunlaşma sıcaklığı, aşırı soğutma sıcaklığı, aşırı kızdırma sıcaklığı ve kompresör çıkış basınç değişimlerinin STK, II. Kanun verimi ve Ekserji yıkımına etkileri parametrik olarak incelenmiştir. Soğutma sisteminin analizinde soğutucu akışkan olarak R134A kullanılmıştır. Çalışma sonucunda deniz suyu sıcaklığı düştükçe STK ve II. Kanun verimi artarken ekserji yıkımlarının ise azaldığı görülmüştür. 40 °C deniz suyu sıcaklığında STK 2.79, II. Kanun verimi %65, toplam ekserji yıkımı 10.87 kW iken sıcaklık 18 °C ye düştüğünde ise STK 5.35, II. Kanun verimi %89 ve toplam ekserji yıkımı 7.55 kW olmaktadır. Soğutma sisteminde en büyük ekserji yıkımının kompresör ve genişleme vanasında olduğu görülmüştür

Performance optimisation of an irreversible dual cycle with respect to pressure ratio and temperature ratio-experimental results of a ceramic coated IDI Diesel engine

An irreversible dual cycle analysis has been performed. Optimisation of the cycle has been performed for power and thermal efficiency with respect to pressure ratio and temperature ratio. Optimum values of pressure ratio and cut-off ratio of the dual cycle, depending on temperature ratios, have been derived analytically and compared with the results of an experimental study of a low heat rejection indirect injection Diesel engine, whose optimum performance was obtained by retarding the injection timing related to the temperature increase in the combustion chamber. Injection timing was retarded from 38 crank angle (CA) to 32 CA. Optimum performance was obtained at 34 CA. At this injection timing, in comparison to the standard Diesel engine, the decrease in the specific fuel consumption and the increase in the brake thermal efficiency were about 6% and 2%, respectively. (C) 2003 Elsevier Ltd. All rights reserved

Değişken Deniz Suyu Sıcaklıklarında Çalışan Bir Gemi Soğutma Sisteminin Ekonomik Analizi

Bilindiği üzere Kyoto Protokolü, hidrokarbon yakıt ile çalışan enerji sistemlerinde karbon salınımını azaltmayı öngörmektedir. Mevcut teknolojiler incelendiğinde, hidrokarbon esaslı yakıt tüketen sistemlerde karbon salınımını doğrudan azaltacak bir yöntem hali hazırda bulunmamaktadır. Günümüzde, karbon salınımını azaltmanın en etkin yolu yakıt tüketiminin azaltılmasıdır. Son yıllarda gemilerde de enerji verimliliğine yönelik uluslararası kurallar yürürlüğe girmiştir. Gemilerde enerji tüketen bileşenlerden bir tanesi soğutma ve iklimlendirme sistemleridir. Mevcut gemilerde soğutma sistemleri ekstrem şartlara göre ve sabit devirde çalışacak şekilde tasarlanmaktadır. Bu sistemlerde kondanserde yoğuşma için soğutucu akışkan olarak deniz suyu kullanılmaktadır. Deniz suyu sıcaklığı arttıkça, soğutucu akışkanın kondanser çıkışında yoğuşmayı temin edecek şekilde kompresör çıkış basıncını arttırmak gerekmektedir. Bu durumda, kompresörün çektiği güç de artmaktadır. Deniz suyu sıcaklığı düştüğünde ise soğutucu akışkanın yoğuşmasını çok daha düşük çıkış basınçta sağlamak mümkündür. Bu durumda da kompresörün güç ihtiyacı azalmaktadır. Sabit devirle dönen mevcut soğutma kompresörleriyle düşük deniz suyu sıcaklıklarında soğutma sisteminin enerji tasarruf potansiyelinden faydalanılamamaktadır. Bu çalışmada değişken devirli kompresöre sahip soğutma sistemi kullanılması durumunda; kompresör devri, kondanser çıkış sıcaklıklarına göre değişken hale getirilmesiyle soğutma sistemi etkinlik değerleri, sabit devirde çalışan soğutma sistemiyle karşılaştırılarak enerji tasarruf potansiyelleri hesaplanmıştır