20 research outputs found
Ga-67 Uptake in a Patient with Breast Cancer
Omurgasızlardan omurgalılara kadar evrimsel olarak oldukça korunan Wnt/β-katenin sinyal yolu hem erken embriyonik gelişimin düzenlenmesinde, hem de erişkin dokularda apoptozis, adipogenez, anjiogenez, sinaps oluşumu gibi olaylarda rol almaktadır. Bununla birlikte bu sinyal yolunda meydana gelen bozuklukların kanser başta olmak üzere birçok ciddi hastalığın etiyolojisinde rolü olduğunun düşünülmesi, son yıllarda bu sinyal yolu ile ilgili araştırmaları oldukça arttırmıştır. Wnt/β-katenin sinyal yolunun bu hastalıklardaki rolünü belirlemeye yönelik çalışmalarda çoğunlukla β-katenin, Axin, Adenomatöz polipozis koli (APC) gibi biyomoleküller araştırılmaktadır. Ayrıca, bu biyomoleküller sadece hastalıkların oluşum mekanizmalarının belirlenmesinde değil, bu hastalıkların tedavisinde hedef olarak da kullanılmaktadırlar. Dolayısıyla Wnt/β-katenin sinyal yolunun en önemli basamağı olan sitoplazmik reaksiyonların ve bu reaksiyonlarda görev alan biyomoleküllerin ortaya konulması sinyal yolunun bütünün tam olarak anlaşılması için oldukça önemlidir. Bu sebeple derlememizde hedef hücre sitoplazmasında görev yapan biyomoleküllerin tartışılması ve bu şekilde sinyal yolunun tam olarak aydınlatılması amaçlanmıştır. Wnt/β-catenin signaling pathway, which is highly evolutionarily conserved from invertebrates to vertebrates, regulates apoptosis, adipogenesis, angiogenesis, synapse formation in adult tissues, and controls embryonic development in the embryo. Researches related to the signal pathway because of its probable role in the etiology of serious diseases such as cancer are quite increased. In the studies, for determining the role of Wnt/β-catenin signaling pathway in these diseases, are mostly investigated biomolecules such as β-catenin, Axin, Adenomatous polyposis coli (APC). In addition, these biomolecules are not only used in determining the mechanisms of diseases, but also used as a target for treatment. Thus, determination of the cytoplasmic reactions, which are the most important step of the Wnt/beta-catenin signaling pathway, and biomolecules of these reactions are very important for understanding of fully signaling mechanism. Therefore, discussion of biomolecules in the cytoplasm of target cells and identification of the entire mechanism of the signaling pathway were aimed in our review
The prevalance of malignancy and other pathologies in incidental thyroid lesions detected by F-18 FDG PET/BT; a cross-sectional study
Amaç ve Hipotez: Kliniğimizde F-18 FDG PET ile tetkik edilen hastalarda tiroit insidentaloma sıklığının ve altta yatan patolojilerin saptanmasıdır. Yöntem: F-18 FDG PET görüntüleri prospektif olarak değerlendirildi, tiroit insidentalomaları tespit edildi. Hastalar endokrinoloji uzmanına yönlendirildi. Klinik muayene sonrası tanısal algoritma uygulandı. Kesin tanıya İİAB ve/veya total tiroidektomi ile veya USG ile nodül saptanmayanlarda ya da biopsi alınamayan bir cm?den küçük nodüllerde ise USG bulguları ve biyokimyasal testler sonrası klinik olarak ulaşıldı. Bulgular: Çalışmada prospektif olarak izlenen 4204 hastanın 178?inde (%4.2) tiroit insidentaloması tespit edildi. Bu hastalardan 116?sı çalışmaya dahil edildi, 68?inde (%59) fokal, 35?inde (%30) diffüz, 13?ünde (%11) ise diffüz-fokal uptake izlendi. Diffüz tutulum paterni izlenen hastalarda malignite saptanmadı. Bu hastalardan 30?unda tiroidit tanısı (birinde cerrahi ile), birinde Graves? hastalığı tanısı konulurken, dördünde bulgular normaldi. Fokal ve diffüz-fokal tutulum saptanan hasta gruplarında sırasıyla %29 ve %33 oranında malignite saptandı. Malignite saptanan hastalarda SUVmax değeri benign hasta grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksekti (p=0.006). Malign-benign ayrımı için SUVmax eşik değeri 3.5 ve bu değer için duyarlılık ve özgüllük sırasıyla %73 ve %66 olarak hesaplandı. İİAB sonucu benign gelen iki hastada total tiroidektomi sonrası fokal FDG tutulumu izlenen nodüllerde malignite saptandı. Sonuç: F-18 FDG PET tiroit insidentalomaları seyrek olmayarak karşılaştığımız bir durumdur. Fokal ve diffüz-fokal tutulum paterni izlenen hastaların yaklaşık üçte birinde malignite saptanmaktadır. Diffüz tutulum gösteren tiroit insidentalomalarında eşlik eden malignite tespit edilmemiştir. Malign-benign ayrımında SUVmax eşik değeri 3.5 olarak kullanılabilir. Fokal tiroit insidentalomalarında İİAB ile benign sitoloji bildirilse dahi ihmal edilemeyecek oranda malignite riski devam etmektedir. Aim: To determine the prevalence and the causative pathologic conditions of F-18 FDG PET thyroid incidentalomas. Material and Methods: The images of the patients referred with a known oncologic disease were evaluated prospectively for the presence of any thyroid uptake. A diagnostic algorithm was performed by an endocrinologist following a through physical examination in patients with incidentalomas. The final diagnosis was made by USG and biochemical tests or FNAB and/or a total thyroidectomy in patients with nodules. A clinical diagnosis was made in patients without any thyroidal nodule or in patients with a thyroidal nodule that is smaller than one centimeter and in whom a FNAB can?t be performed. Results: A thyroid incidentaloma was detected in 178 of the 4204 patients (4.2%). One hundred and sixteen of them were included in the study. Three different uptake patterns were observed; focal uptake in 68 (59%), diffuse uptake in 35 (30%) and diffuse-focal uptake in 13 (11%). We did not diagnose any malignancy in the diffuse uptake group. A malignant thyroid nodule was diagnosed in 29% and 33% of the focal and diffuse-focal uptake groups respectively. The SUVmax values of the nodules were significantly higher in the patients with thyroid carcinoma than the patients with benign nodules (p=0.006). The calculated cut-off value of SUVmax for malignancy was 3.5. The sensitivity and the specificity values for this cut-off value were 73% and 66%, respectively. A malignant nodule was diagnosed with total thyroidectomy in two patients in whom the FNAB revealed a benign disease. Conclusion: A F-18 FDG PET incidentaloma is not a rare finding in oncology patients. A malignant nodule was present in one out of three in patients with focal or diffuse-focal uptake patterns. A SUVmax value of 3.5 can be applied as a cut-off value for the differentiation of benign versus malignant lesion. A benign cytology on FNAB in patients with focal or diffusefocal thyroid incidentalomas may underestimate a thyroid malignancy
Testis Scintigraphy in a Patient with Acute Lymphoblastic Leukemia
Acute lymphoblastic leukemia (ALL) is a pediatric malignancy associated with remissions and relapses. Common relapsing sitesare meninges, testis and ovary. Testicular scintigraphy is a highly specific modality used mainly in the differential diagnosis of testicular torsion and epidydimitis/epidydimo-orchitis. There is only one interesting image on leukemic infiltration with scrotal scintigraphy in the literature. The aim of this case presentation is to report that although the scintigraphic appearance of testicular torsion was observed in a patient with the diagnosis of ALL, testicular ALL infiltration was revealed in pathologic examination. Conflict of interest:None declared