4 research outputs found
Özerklik desteği ve çocukların okula bağlılığı: motivasyonun aracılık rolü
The present study examined the mediating role of motivation in the association between
autonomy support and children's school attachment. The study participants consisted
of 437 primary school students (232 girls and 205 boys) selected from six schools in a
province located in Turkey's southeast region. A hypothesized model was developed
and tested by structural equation modeling on cross-sectional data. The data were
collected via The School Attachment Scale for Children and Adolescents, The Scale for
Motivation in Education, and The Short Form of the Learning Climate Scale. The
results indicated that autonomy support had an indirect effect on school attachment
through internal motivation. Contrary to these findings, it has been determined that
neither identified external motivation nor introjected external motivation affected
attachment to the school's directly and indirectlyBu çalışmada, özerklik desteği ile çocukların okula bağlanması arasındaki ilişkide
motivasyonun aracı rolü incelenmiştir. Araştırmanın katılımcılarını, Türkiye'nin
Güneydoğu Anadolu bölgesinde yer alan bir ildeki altı okuldan seçilen 437 ilkokul
öğrencisi (232 kız ve 205 erkek) oluşturmuştur. Kesitsel veriler üzerinde yapısal eşitlik
modellemesi ile varsayımsal bir model geliştirilmiş ve test edilmiştir. Veriler Çocuklar
ve Ergenler için Okula Bağlanma Ölçeği, Eğitimde Motivasyon Ölçeği ve Öğrenme
İklimi Ölçeği Kısa Formu ile toplanmıştır. Sonuçlar, özerklik desteğinin içsel
motivasyon yoluyla okula bağlanma üzerinde dolaylı bir etkisi olduğunu göstermiştir.
Bu bulguların aksine, ne özdeşleşmiş dışsal motivasyonun ne de içselleştirilmiş dışsal
motivasyonun okula bağlanmayı doğrudan ve dolaylı olarak etkilemediği belirlenmiştir
Bağımlılıkla Mücadelede Koruyucu ve Önleyici Faktörlerin İncelenmesi: Yaşam Becerilerinin Rolü
Gelişimsel olarak risk grubunda bulunan çocuk ve ergenlerin karşı karşıya kalabileceği bağımlılık türleri içinde madde bağımlılığı önemli bir yer tutmaktadır. Bilindiği gibi bağımlılık noktasında gelişimsel olarak risk altında bulunan çocuk ve ergenlerin karşı karşıya kalabileceği madde bağımlılığına yönelik farklı perspektiflere sahip önleme ve müdahale programları geliştirilmektedir. Bununla birlikte madde bağımlılığını önleme amaçlı programların daha çok bilgilendirmeye dayalı oldukları görülmektedir. Bu çalışmanın amacı ergenlerde madde bağımlılığı ile yaşam becerileri arasındaki ilişkinin belirlenmesidir. Bu doğrultuda madde kullanımına/ bağımlılığına ilişkin olarak ergenlerin ve ailelerinin tutumları, düşünceleri ve başlama hikâyelerinden hareketle maddeye başlanma nedenleri, madde kullanmanın sonuçları ve madde bağımlılığını önlemede yaşam becerilerinin önem ve işlevini ortaya koymak amacıyla nitel bir araştırma yapılmıştır. Araştırmanın verileri odak grup görüşmesi tekniği ile ebeveyn (45 ebeveyn) ve gençlerden (42 genç) oluşan toplam 87 kişi ile 10 ayrı görüşmeden toplanmıştır. Elde edilen verilerin incelenmesi, nitel veri analizi tekniğine uygun olarak geliştirilen MAXQDA programı ile bilgisayar ortamında yapılmıştır Analizler sonucunda madde kullanan ergenlerin aileleri ile sorun yaşadıkları, aileleri ve arkadaşlarıyla ilişkilerinin iyi olmadığı, okul başarılarının ve okula bağlılıklarının düşük olduğu bulguları elde edilmiştir. 4H Yaşam Becerileri Modeli kapsamında yapılan değerlendirmeyle ergenlerin madde kullanımını önlemede etkili olabileceğine inandıkları yaşam becerileri arasında duyuşsal alanda sosyal beceriler, iletişim ve besleyici ilişkiler kurabilme; bilişsel alanda problem çözme, maddeye karşı koyma ve hedef belirleme; sağlık alanında duyguları yönetme ve öz disiplin gibi becerilerin ön plana çıktığı görülmektedir
ÜSTÜN YETENEKLİ ÇOCUKLARA YÖNELİK POZİTİF GENÇ GELİŞİMİ TEMELLİ YAŞAM BECERİLERİ EĞİTİM PROGRAMININ GELİŞTİRİLMESİ
Bu çalışma, üstün yetenekli çocukların yaşam becerilerinin geliştirilmesine yönelik pozitif genç gelişimine dayalı bir eğitim programının hazırlanması ve etkililiğinin test edilmesi amacıyla yapılmıştır. İlk aşamada Gaziantep ilinde ailelere, öğretmenlerine ve basın mensuplarına yönelik proje tanıtım ve bilgilendirme toplantısı gerçekleştirilmiştir. İkinci olarak Yaşam Becerileri Ölçeği (YBÖ) geliştirilmiştir. Ölçek geliştirme sürecinde Gaziantep ilinde öğrenim gören beş, altı ve yedinci sınıfa devam eden 623 çocuktan elde edilen veriler üzerinde geçerlik ve güvenirlik çalışmaları yapılmıştır. Üçüncü aşamada 4H modeline göre 35 yaşam becerisini içeren Yaşam Becerileri Eğitim Programı (YBEP) geliştirilmiştir. YBEP?nin geçerlik çalışması için uzman görüşüne başvurulmuş, iki bağımsız gözlemcinin video kayıtları üzerinden güvenirlik katsayıları hesaplanmıştır. Dördüncü aşamada programına katılacak çocuklar Ebeveyn Gözlem Formu, Öğretmen Gözlem Formu ve Temel Yetenek Testi (TYT) 6- 8 ile tarama yapılarak belirlenmiştir. Araştırmanın deney ve kontrol grubunda altıncı sınıfa devam eden 19, yedinci sınıfa devam eden 17 çocuk bulunmaktadır. Beşinci aşamada YBEP?nin uygulanması ve değerlendirilmesi gerçekleştirilmiştir. Program yedi hafta boyunca cumartesi günlerinde, günde altı saat uygulanmıştır. Etkililik testi için YBÖ ile elde edilen veriler üzerinde ön test-son test kontrol gruplu deneysel desen uygulanmıştır. Ayrıca programın etkililiğini belirlemek amacıyla deney grubundaki çocuklardan seçilen dört kişiyle, ebeveynlerinden birisiyle ve öğretmenleriyle yarı yapılandırılmış görüşme yapılmıştır. Programın etkililiğine ilişkin elde edilen veriler üzerinde ön test, son test, izleme testi puanlarının karşılaştırılmasında uygulanan analiz sonuçlarına göre program etkili bulunmamıştır. Ancak yapılan görüşmeler sonucunda elde edilen nitel veriler üzerinde yapılan analize göre programın bazı yaşam becerilerini kazandırma konusunda etkili olduğu söylenebilir. Bununla birlikte deney grubundaki üstün yetenekli ve normal çocukların ön test ve son test puanları arasındaki farkı test etmek amacıyla Friedman testi uygulanmıştır. Yapılan analiz sonucunda üstün yetenekli ve normal çocukların ön test, son test puan ortalamaları arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır. Elde edilen sonuçlar ilgili literatür bağlamında tartışılarak, önerilerde bulunulmuştur. Araştırmanın altıncı ve son aşamasında yer alan yaygınlaştırma çalışmaları devam etmektedir
Substance Dependence: Reinforcing the Individual for a Clean Life
Bu çalışmanın amacı, bağımlılıkla mücadelede birincil önleme kapsamında yapılacak çalışmaları betimlemek ve önleme program-larının değerlendirilmesine ve geliştirilmesine yönelik öneriler getirmektir. Bağımlılık, genel anlamda kullanılan maddenin istenenetkisini sağlamak için kişinin giderek daha fazla miktarda madde kullanması ya da aynı miktarda madde kullandığında kişide belirginşekilde azalmış bir etkinin meydana gelmesi olarak tanımlanmaktadır. Bağımlılıkla ilgili literatüre bakıldığında madde bağımlılığı ilemücadelede sadece adli veya tıbbi müdahalelerin soruna etkili çözüm getiremediği fark edilmektedir. Buna karşın önleme ve yaşambecerilerini geliştirme odaklı çalışmaların çözüm noktasındaki ağırlığı günden güne artmaktadır. Önleme çalışmalarında önceliklihedef, bireyi madde kullanmaya başlamadan evvel bilinçlendirmek ve güçlendirmektir. Bu çalışmalarla koruyucu faktörleri geliştir-mek ve risk faktörlerini azaltmak suretiyle bağımlılığın önlenmesine uğraşılmaktadır. Nitekim son dönemlerde madde bağımlılığıile mücadelede, yaşam becerilerini geliştirmeyi amaçlayan önleme çalışmalarının ön plana çıktığı ve daha etkili sonuçlar alındığıgörülmektedir.The aims of this study are to define studies that will be conducted for primary prevention within the framework of the struggle with addictionand to present inferences for evaluating and improving prevention programs. Addiction is generally defined as the progressive use of a substancefor providing the addictive substance’s desired effect or when a decrease effect occurs despite using the same amount of the substance. Whenreviewing the literature on addiction, forensic or medical interventions alone are unable to offer effective solutions to this problem. Suggestionsfor studies on preventing and improving life skills have been able to be provided. The primary objective of prevention studies is to raiseindividual awareness and provide reinforcement before the use of any substance is begun. These studies have attempted to prevent addiction byimproving protective factors and decreasing risk factors. Recently, prevention studies that aim to improve life skills in order to prevent addictionhave been observed at the forefront and have revealed effective results