Biological augmentation strategies in rotator cuff repair

Rotator cuff tears (RCT) are a common problem encountered by orthopaedic surgeons. The incidence of re-tears (up to 94%) following surgical repair of RCTs renders the management of RCTs challenging. This higher re-tear rate has been attributed to the failure of healing at the tendon-bone junction. Biological augmentation methods such as growth factors, stem cell thera pies, and biomaterials have been developed to promote the he aling at the tendon-bone junction. Growth factors and stem cell therapies have been intensively studied in mid to large RCTs. Biomaterials have been generally utilized for large or massive RCTs. However, these newly generated biological augmentation strategies are mostly studied in animal models. The efficacy and safety of the biological augmentation methods in humans need further investigation. In this review, we aimed to highlight the most recent advancements in RCT surgical repair with biologi cal augmentati

Kemalpaşa ve civarındaki bazı sanayi tesislerinin arıtılmış atık sularının su kalitesi yönünden karşılaştırılması ve su ürünleri yetiştiriciliğinde kullanılabilirliği

Abstract: Investigation and comparison of the quality of purificated wastewater of some industries from Kemalpaşa Region for their potential use in aquaculture industry. This study investigated and compares the quality of the treated wastewater from yeast and drink industries from Kemalpaşa region for their potential use in aquaculture industry. The results indicate that the treated wastewater from above mentioned industries can be used in aquaculture and so can contribute the economic development of the area.Özet: Bu tez çalışmasında atık su debisi bakımından önemli kirletici kaynağı durumunda olan Gıda sektörüne ait Maya sanayi atık sularının anaerobik + aerobik, ile içki sektörüne (alkolsüz içkiler) ait meşrubat sanayi atık sularının kimyasal + biyolojik arıtma sistemleri ile arıtılmasından sonra çıkan suyun su kalitesi yönünden kirlilik parametreleri ile karşılaştırmalı olarak incelenerek arıtılmış atık suların su ürünleri yetiştiriciliğinde kullanılabilirliği araştırılmıştır. Çalışmadan elde edilen bulgulardan her iki sektör için arıtılmış atık suların su ürünleri yetiştiriciliğinde kullanılabileceğini ve arıtılmış atık suların bu şekilde değerlendirilmesi ile ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayacağı açıktır

İzmir Körfezinde avlanan bazı balık türlerinin kimyasal değişimleri üzerine bir araştırma

Most often ;amp;#8220;quality;amp;#8221; refers to the aesthetic appearence and freshness or degree of spollege which the fish has undergone .It may also involve health safety aspects such as being free from harmful bacteria, parasites or chemical . The appeal of chemical methods for the evolation of sea food quality is related to ability to set quantitative standarts such objective method should however corralete with sensory quality evolation and chemical compound to be measured, should increase or decrease with level of which; chemical parameters; for example moisture, total ash, pH, total fatty amount and total protein amount. This investigation of the seasonal changes some chemical contents of two kind of fish Sardina fish Sardina pilchardus (Walbaum, 1792), and Solea fish Solea solea (Linnaeus, 1758) during the year in the bay of İzmir (Agean sea). At the end of study, the results have been descirebed in relationship between assessment of fish meat quantity seasonal changes.Genellikle balık için kalite kavramı estetik görünüş, tazelik ve bozulma derecesi olarak anlaşılır. Bu tanımın içeriği sağlık güvenliği açısından zararlı bakteriler, parazitler ve kimyasalları içermesidir. Başvurulan kimyasal metotlar deniz ürünlerinin kantitatif (nicel) olarak değerlendirme yeteneğine sahip standartlardır. Bunlar gibi objektif metotlar: hassas nicel değerlendirme ve kimyasal kompozisyondaki parametrelerin artmasını ve azalmasını değerlendirme ile uyumlu olmalıdır.Örneğin nem, toplam kül, pH, toplam yağ ve toplam protein miktarı gibi. Bu çalışmada İzmir körfezinde (Ege denizi); avlanan iki balık türünde; Sardalya balığı Sardina pilchardus (Walbaum, 1792) ve Dil balığı Solea solea (Linnaeus, 1758)’in balık etinin kimyasal içeriğindeki değişikliklerin mevsimsel olarak değerlendirilmesidir. Çalışmanın sonunda; balık etini kantitatif (nicel) özellikleri ve mevsimsel değişiklikler arasında ilişki olduğu tanımlanmıştır

Homa Lagünü (İzmir Körfezi, Ege Denizi) littorali'nde kirlilik oluşturan katı atıkların tespiti

Establishing of pollution formed by suspended wastes in Homa Lagoon littorale (the Bay of Izmir, Aegean Sea). The problem of solid wastes has become a big threat for the seas and coastal areas of countries. Recently, a research to determine the extent of sea and coastal pollution due to the solid wastes as well as their amount and composition has been conducted by others and the author.In this study, the amount and varieties of the solid wastes collected from the coastal line of Homa lagoon in 8 June 1998-26 August 1998 and 3 February 2000 have been determined and the necessary precautions were discussed.Katı atıklar, ülkelerin en önemli çevre sorunlarından olup, her geçen gün önem. arzetmektedir. Denizlerin ve kıyıların katı atıklardan ne ölçüde kirlendiğini saptamak amacıyla değişik araştırmalar yürütülmekte ve uluslararası anlaşmalar yapılmaya başlanmıştır. Bu çalışmada, Homa lagünü littoral zonunda saptanan bir istasyonda Temmuz ve Ağustos 1998 ile Şubat 2000 tarihlerinde yapılan bir çalışmada, katık atıkların cins ve miktarları incelenmiş, alınması gereken önlemler belirtilmiştir

Güllük ve Homa Lagünü sedimentlerinde karbon,yanabilen madde ve bazı ağır metal (Cu,Zn) düzeylerinin karşılaştırlmalı olarak araştırılması

In this study, the concentrations of Carbon (%), flammable substance (%), Copper (Cu), and Zinc (Zn) in the sediment of the Homa and Güllük Lagoons which are the important lagoons in the Aegean Sea were investigated seasonally during 1995. the results were presented in the tables and figures, and a comparison of the two study areas was done.Bu çalışmada, Ege bölgesinin önemli lagünlerinden olan Homa ve Güllük lagünlerinde, 1995 yılı boyunca mevsimsel olarak alınan sedimentte karbon (%), yanabilen madde (%) miktarı ile bakır (Cu) ve Çinko (Zn) derişimleri araştırılmıştır. Sonuçlar bu iki lagünde karşılaştırılıp, tablo ve şekiller halinde sunulmuştur