Erken Çocukluk Çalışmaları Dergisi / Journal of Early Childhood Studies
Not a member yet
    221 research outputs found

    Erken Çocukluk Eğitiminde Dış Mekan Etkinliklerine Yönelik Ebeveyn Tutumları için bir Ölçek Geliştirme Çalışması

    No full text
    Although current education programs in Türkiye encourage the use of outdoor spaces, teachers are affected by parents' attitudes. Since the power of parental attitudes to affect the involvement of outdoor activities in preschool education practices is so evident, it is essential to examine these attitudes in detail and according to their possible sub-factors. However, the lack of a valid and reliable tool measuring these attitudes in the national literature constituted the main problem of the study. In this direction, the aim was to develop the "Parental Attitudes Scale on Outdoor Activities in Preschool Education - OAP-PAS" by collecting data from 303 parents with 36–72-month-old children. As a result of the exploratory factor analysis, it was seen that the scores obtained from the scale produced reliable results (α=.90) and had a two-factor structure. These factors were named "Development and Learning (α=.95)" and "Environment and Security (α=.76)". The analysis results indicate that the obtained measurements produced valid and reliable results. OAP-PAS, developed in this study, is a sufficient tool to produce statistically valid and reliable results consistent with literature.Türkiye’deki güncel eğitim programları dış mekân kullanımını teşvik etse de uygulamada öğretmenlerin, ebeveynlerin tutumlarından etkilendiği görülmektedir. Ebeveyn tutumlarının, okul öncesi eğitim uygulamaları içinde yer alan dış mekân etkinliklere yer verme durumunu etkileme gücü bu denli belirginken bu tutumları detaylı ve olası alt faktörlerine göre incelemek önem taşımaktadır.  Ancak ulusal alanyazında bu tutumları ölçen geçerli ve güvenilir bir araç bulunmaması, çalışmanın temel problem durumunu oluşturmuştur. Bu doğrultuda 36-72 aylık çocuğu olan 303 ebeveynle veri toplanarak "Okul Öncesi Eğitimde Dış Mekân Etkinliklerine İlişkin Ebeveyn Tutumları Ölçeği – DME-ETÖ" geliştirilmesi amaçlanmıştır. Açımlayıcı faktör analizi sonucunda ölçekten elde edilen puanların güvenilir sonuçlar verdiği (α=.90) ve iki faktörlü bir yapıya sahip olduğu görülmüş, bu faktörler; “Gelişim ve Öğrenme (α=.95)” ve “Ortam ve Güvenlik (α=.76)” olarak adlandırılmıştır. Analiz sonuçları ölçümlerin geçerli ve güvenilir sonuçlar ürettiğini göstermektedir. Sonuçlar DME-ETÖ’nün alanyazın ile tutarlı ve istatistiksel olarak geçerli ve güvenilir sonuçlar ortaya koymada oldukça yeterli bir araç olduğu görülmektedir

    Annelerin Paylaşan Ebeveynlik Eylemleriyle Çocuklarının Sosyal Medya Kullanımlarına Yönelik Görüşleri Arasındaki İlişki

    Get PDF
    Sharenting is a recent concept and more research is needed for its outcomes. In addition, as a result of the widespread use of social media, it is also necessary to explore the opinions of mothers who engage in sharenting behaviors about their children's social media use. In this context, the study was conducted online throughout Türkiye with the participation of 410 mothers of children aged 36-72 months using a survey research model and convenience sampling. As a result of the study, it was seen that there was a significant relationship between the scores of the sharenting behaviors scale and the scores of the parents’ opinions on children's social media use scale. The study also found that the scores obtained from the sharenting behaviors scale were a significant predictor of the scores of the parents’ opinions on children's social media use scale, and there was a significant difference in terms of child's age, mother's age and mother's daily social media use variables.Paylaşan ebeveynlik güncel bir kavramdır ve sonuçları için daha çok araştırmaya ihtiyaç vardır. Ayrıca yaygın kullanımı olan sosyal medya sonucunda günümüzde, paylaşan ebeveynlik eylemlerinde bulunan annelerin çocuklarının sosyal medya kullanımları ile ilgili görüşlerinin bilinmesi de gereklilik olmaktadır. Bu kapsamda araştırma tarama modelinde ve kolay örnekleme kullanılarak 36-72 aylık çocuğu olan 410 annenin katılımı ile Türkiye genelinde çevrimiçi yürütülmüştür. Araştırma sonucunda paylaşan ebeveynlik eylemleri ölçeği puanları ile anne babaların çocukların sosyal medya kullanımlarına yönelik görüşleri ölçeği puanları arasında anlamlı bir ilişki olduğu, paylaşan ebeveynlik eylemleri ölçeğinden alınan puanların, anne babaların çocukların sosyal medya kullanımlarına yönelik görüşleri ölçeği puanlarının anlamlı bir yordayıcısı olduğu, çocukların ve annelerin yaşı ile annelerin günlük sosyal medya kullanımları değişkenleri açısından anlamlı farklılık olduğu görülmüştür

    The examination of the working memory capacity and the visual perception levels of kindergarten children

    Get PDF
    The research, conducted in the relational screening model, was conducted with 107 children attending the kindergarten affiliated with Ankara Provincial Directorate of National Education. General information form, Working Memory Scale and Frostig Visual Perception Test were used in the research. In the analysis of data collected between May and June 2021; t-test, ANOVA and Pearson Correlation Test were performed for independent groups. As a result of the research, it was found that children's working memory and verbal memory capacities, visual perception levels, and scores obtained from the areas of eye motor coordination, figure-ground discrimination and shape constancy differed significantly in favor of girls. It was determined that the average score obtained from the figure-ground discrimination sub-dimension, one of the visual perception areas, differs according to the duration of attendance at pre-school education, and the average score obtained increases as the duration of attendance at pre-school education increases. It was found that there was a moderate and significant relationship between children's working memory capacity and visual perception level. Based on the results, it can be said that it is important to conduct studies that support working memory capacity and visual perception skills together.The research, conducted in the relational screening model, was conducted with 107 children attending the kindergarten affiliated with Ankara Provincial Directorate of National Education. General information form, Working Memory Scale and Frostig Visual Perception Test were used in the research. In the analysis of data collected between May and June 2021; t-test, ANOVA and Pearson Correlation Test were performed for independent groups. As a result of the research, it was found that children's working memory and verbal memory capacities, visual perception levels, and scores obtained from the areas of eye motor coordination, figure-ground discrimination and shape constancy differed significantly in favor of girls. It was determined that the average score obtained from the figure-ground discrimination sub-dimension, one of the visual perception areas, differs according to the duration of attendance at pre-school education, and the average score obtained increases as the duration of attendance at pre-school education increases. It was found that there was a moderate and significant relationship between children's working memory capacity and visual perception level. Based on the results, it can be said that it is important to conduct studies that support working memory capacity and visual perception skills together

    Zihin kuramı üzerine çocuklarda yapılan araştırmaların bibliyometrik analizi

    Get PDF
    The concept of theory of mind continues to be the focus of attention by researchers by maintaining its importance on the basis of different disciplines and development areas.. This concept includes children's interpretation of the thoughts, feelings, desires, etc. of others in their daily lives. In this context, the researches in the Web of Science database on theory of mind and children from 1985 to 2022 were examined by bibliometric analysis method. It was seen that the annual scientific production of the documents obtained increased by associating them with different disciplines, that the studies were generally written in English, that the publications were mostly made in the USA and that the researchers in the USA fed the researchers in other countries on the relevant subject, and that the journals with the most publications were mostly from the fields of special education, education or child development.Zihin kuramı kavramı, araştırmacılar tarafından farklı disiplinler ve gelişim alanları temelinde önemini koruyarak ilgi odağı olmaya devam etmektedir. Bu kavram çocukların, günlük yaşamlarında başkalarının düşüncelerini, duygularını, arzularını, vb. yorumlamasını da içermektedir. Bu bağlamda çalışmada 1985’ten 2022’ye kadar zihin kuramı ve çocuk üzerine yapılan Web of Science veri tabanındaki araştırmalar bibliyometrik analiz yöntemiyle incelenmiştir. Sonuçlar elde edilen dokümanların yıllık bilimsel üretiminin farklı disiplinler ile ilişkilendirilerek artış gösterdiğini, çalışmaların genel olarak İngilizce yazıldığını, yayınların çoğunlukla ABD’de yapıldığı ve ABD’deki araştırmacıların ilgili konuda diğer ülkelerdeki araştırmacıları da beslediği, en çok yayın yapan dergilerin çoğunlukla özel eğitim, eğitim veya çocuk gelişimi alanlarından olduğu görülmüştür

    Düşünme Becerilerini Destekleyici Eğitim Programının 60-72 Aylık Çocukların Sosyal Beceri Gelişimine ve Sosyal Problem Çözme Becerilerine Etkisinin İncelenmesi

    Get PDF
    This study was conducted to examine the effect of the "Training Program Supporting Thinking Skills" (DBDEP), prepared using the Philosophy for Children Approach, on the social skills development and social problem-solving skills of children aged 60–72 months. In this study, the Personal Information Form, the " Preschool Social Skills Evaluation Scale (OSBED) (Teacher and Parent Form) " and the “Social Problem-Solving Skills Scale” were used as data collection tools. The study group of research consisted of 62 children aged 60-72 months who were studying in a preschool education institution affiliated with the Ministry of National Education in the 2023-2024 academic year. In the study, which lasted 12 weeks in total, the " Training Program Supporting Thinking Skills " prepared by the researcher was applied to the children in the experimental group in 24 sessions in 12 weeks, two sessions per week. As a result of the analysis of the data, it was concluded that the Training Program Supporting Thinking Skills applied to the experimental group provided a significant increase in children's social skills and social problem-solving skills.  Keywords: Preschool Education, Philosophy for Children, Social Skills, Social Problem-Solving SkillsBu araştırma, Çocuklar için Felsefe Yaklaşımından yararlanarak hazırlanmış olan “Düşünme Becerilerini Destekleyici Eğitim Programının (DBDEP)” 60-72 ay arası çocukların sosyal beceri gelişimine ve sosyal problem çözme becerilerine olan etkisini incelemek amacıyla yapılmıştır. Yapılan bu araştırmada Kişisel Bilgi Formu, "Okul Öncesi Sosyal Beceri Değerlendirme Ölçeği (OSBED) (Öğretmen ve Ebeveyn Formu)" ile "Sosyal Problem Çözme Becerileri Ölçeği" veri toplama araçları olarak kullanılmıştır. Araştırma, 2023-2024 eğitim-öğretim döneminde Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı bir okul öncesi eğitim kurumunda eğitim alan 60-72 ay arası 62 çocukla yürütülmüştür. Toplamda 12 hafta süren araştırmada, araştırmacı tarafından hazırlanan “Düşünme Becerilerini Destekleyici Eğitim Programı” deney grubunda bulunan çocuklara haftada iki oturum olacak şekilde uygulanmıştır. Verilerin analizi sonucunda; deney grubuna uygulanan DBDEP’nın, çocukların sosyal becerilerinde ve sosyal problem çözme becerilerinde anlamlı düzeyde artış sağladığı sonucuna ulaşılmıştır

    Erken Çocukluk Duyusal Gelişim Destek Programının 60-72 Aylık Çocukların Gelişimlerine, Duyusal Özelliklerine ve Öğrenme Davranışlarına Etkisi

    Get PDF
    In this study, the effects of an Early Childhood Sensory Development Support Program on the development, sensory characteristics, and learning behaviors of children aged 60 to 72 months were examined. The research employed a quasi-experimental design with pre-test and post-test matched control groups using quantitative research methods. The study group consisted of typically developing children attending preschool institutions affiliated with the MEB. A convenience sampling method was utilized with analogous sampling. Data were collected through the LAP-3 Development Assessment Scale, Sensory Evaluation Form, and the Preschool Learning Behaviors Scale. The program, developed by the researcher, was designed as a three-stage module aimed at enhancing children's internal and external senses. The modules include sequential levels of initial, developmental, and complementary stages. The program was implemented for a total of 12 weeks, with five sessions per week, each lasting 50 minutes. The quantitative data from the research were analyzed using SPSS. Analyses included Independent Samples T test, Mann-Whitney U and ANCOVA. The results indicated that the developmental scores of the participating children increased, their sensory problems decreased, and significant differences were found in their attitudes and behaviors toward learning, such as attention and motivation. Thus, the applied Early Childhood Sensory Development Support Program had a significant impact on the development, sensory characteristics and learning behaviors of children in the experimental group. These findings were discussed in light of the literature, and suggestions for researchers were provided.Bu araştırmada, Erken Çocukluk Duyusal Gelişim Destek Programının 60-72 aylık çocukların gelişimlerine, duyusal özelliklerine ve öğrenme davranışlarına etkisi incelenmiştir. Araştırmada, nicel araştırma yöntemlerinden öntest-sontest eşleştirilmiş kontrol gruplu yarı deneysel desen kullanılmıştır. Çalışma grubu, MEB’e bağlı okul öncesi eğitim kurumunda öğrenim gören ve tipik gelişim gösteren çocuklardan oluşmaktadır. Kolay ulaşılabilirlik örnekleme yöntemi ile benzeşik örnekleme kullanılmıştır. Araştırmanın verileri, LAP-3 Gelişim Değerlendirme Ölçeği, Duyusal Değerlendirme Formu ve Okul Öncesi Öğrenme Davranışları Ölçeği ile toplanmıştır. Araştırmacı tarafından geliştirilen Erken Çocukluk Duyusal Gelişim Destek Programı çocukların içsel ve dışsal duyularını geliştirmeyi hedefleyen üç aşamalı modül olarak tasarlanmıştır. Modüller, birbirini takip eden başlangıç, geliştirici ve tamamlayıcı düzeylerden oluşmaktadır. Program haftada beş gün, 50 dakikalık oturumlar ile toplamda 12 hafta boyunca uygulanmıştır. Araştırmanın nicel verileri, SPSS ile analiz edilmiştir. Analizde; Bağımsız Örneklem T testi, Mann-Whitney U testi ve ANCOVA analizleri kullanılmıştır. Araştırma sonucunda; programa katılan çocukların gelişim puanlarının arttığı, duyusal problemlerinin azaldığı ve dikkat, motivasyon gibi öğrenmeye karşı tutum ve davranışlarında anlamlı farklılıklar bulunduğu tespit edilmiştir. Bu anlamda; Erken Çocukluk Duyusal Gelişim Destek Programı deney grubundaki çocukların gelişimlerine, duyusal özelliklerine ve öğrenme davranışlarına anlamlı bir etkisi olduğunu ortaya koymuştur. Bu bulgular alanyazın ışığında tartışılarak araştırmacılara yönelik önerilere yer verilmiştir

    Annelerin Covid-19 Korkusunun Okul Öncesi Çocuklarda Kızgınlık/Saldırganlık, Sosyal Yetkinlik ve Kaygı Davranışları Üzerindeki Etkisinde Annenin Ebeveynlik Tutumunun Aracı Etkisinin İncelenmesi

    Get PDF
    This study aims to examine the mediating effect of mothers' parenting attitudes on the relationship between mothers' fear of Covid-19 and preschool children's anger/aggression, social competence, and anxiety/introversion behaviors. The research sample consisted of 140 mothers who have pre-school children who attended a private or public kindergarten and have not had Covid-19 previously. The data obtained from participants were collected online using the Covid-19 Fear Scale, Social Competency and Behavior Rating Scale, Parenting Attitude Scale and Sociodemographic Information Form. The data suggested that authoritarian parenting attitude and overprotective parenting attitude fully mediated the relationship between mothers' fear of Covid-19 and children's anxiety/introversion behaviors. Despite the limitation of the research on the mediating effect of parenting attitudes on children's behaviors during pandemic is scarce this research contributes to the literature by highlighting the importance of the parenting attitudes and contribute to the treatment.Bu araştırma, annelerin Covid-19 korkusu ile okul öncesi çocukların kızgınlık/saldırganlık, sosyal yetkinlik ve anksiyete/içe dönüklük davranışları arasındaki ilişkide annelerin ebeveynlik tutumlarının aracı etkisini incelemeyi amaçlamıştır. Araştırma örneklemi özel ve devlet anaokuluna giden 140 okul öncesi çocuk sahibi ve Covid-19 geçirmemiş anneden oluşmaktadır. Araştırma kapsamında elde edilen veriler Covid-19 Korkusu Ölçeği, Sosyal Yetkinlik ve Davranış Değerlendirme Ölçeği, Ebeveyn Tutum Ölçeği ve Sosyodemografik Bilgi Formu aracılığıyla uygun örneklem yöntemi ile çevrim içi ortamda toplanmıştır. Araştırmadan elde edilen verilere göre otoriter ebeveynlik tutumunun ve aşırı koruyucu ebeveynlik tutumunun, annelerin Covid-19 korkusu ile çocukların anksiyete/içe dönüklük davranışları arasındaki ilişkide tam aracılık ettiği bulunmuştur. Bulgular doğrultusunda, araştırma annelerin Covid-19 korkusu ile çocukların anksiyete/içe dönüklük davranışları ilişkisinin annelerin otoriter ve aşırı koruyucu ebeveynlik tutumları aracılığıyla gerçekleştiğini ortaya koymaktadır. Pandemi sürecinde ebeveynlik tutumlarının aracı etkisine yönelik yapılan araştırmaların kısıtlılığı göz önüne alındığında bu araştırma literatüre ve bu kapsamda klinik çerçevede tedavi planlarına katkı sağlamaktadır

    Okul öncesi çocuklar için yaratıcılık eğitimi ve benlik düzenlemeye etkisi

    Get PDF
    Creativity and self-regulation are related skills that develop rapidly in early childhood. This study aims to set up creativity training for preschoolers and then examine the effects of this training on cognitive (i.e. executive functions) and emotional (i.e. emotion-regulation) dimensions of self-regulation.  Four -and five-year-old children (n=80) participated in the study. Imagination and symbolic play-based activities were the main elements of the creativity training that lasted for six sessions. Each session was approximately 40 minutes. We used the Alternative/Different Use Task (in the pre-test) and Wallach-Kogan Creativity and the Sampling Tasks (in the post-test) to evaluate creativity performance. Verbal ability was also tested to control. The training boosted creativity in the experiment group. There was an increase from pre-test to post-test in the training group's executive functions and emotion-understanding performances as well. This training suggests a relationship between creativity and self-regulation in terms of cognitive flexibility and emotion comprehension.Yaratıcılık ve benlik düzenleme becerileri, okul öncesi dönemde hızla gelişen ve birbiri ile ilişkili olduğu düşünülen becerilerdir. Bu çalışmanın amacı, okul öncesi dönemde uygulanabilecek bir yaratıcılık eğitimi geliştirmek ve eğitimin benlik-düzenlemeye etkisini incelemektir. Okul öncesi eğitim gören 4 ve 5 yaşındaki 80 çocuğa ulaşılmıştır. Eğitim grubunda, hayal gücü ve sembolik oyun temelli etkinliklerin olduğu, her biri yaklaşık 40 dakikalık altı oturumdan oluşan bir yaratıcılık eğitimi verilmiştir. Yaratıcılık, Wallach-Kogan Yaratıcılık Görevleriyle; benlik-düzenleme için ise yürütücü işlevler ve duygu düzenleme ele alınmıştır. Kontrol değişkeni olarak dil becerileri ölçülmüştür. Ön-test ve son-test arasında yaratıcılık eğitimi alan çocukların kontrol grubuna göre yaratıcılıklarının daha yüksek olduğu görülmüştür. Yürütücü işlevlerin (BDKE ve KAOD Görevi arasında) ve duygu düzenleme becerilerinin (DKT puanları arasında) değerlendirildiği bazı ölçümlerde ise ön-test ve son-test arasında kontrol grubuna göre eğitim grubunda artış olduğu gözlenmiştir. Bulgular çerçevesinde, yaratıcılık eğitiminin benlik-düzenlemeye etkisini olduğu görülmüştür. Bilişsel esneklik ve duyguları anlama eğitim grubunda farklılaşmaktadır

    Annelerin 12-36 aylık bebekleri ile birlikte kitap okuma deneyimlerinin incelenmesi

    Get PDF
    The purpose of this research is to examine shared book reading experiences of mothers and their 12-to-36-month-old toddlers. The quantity, quality, and mothers' opinions on these experiences were examined. A qualitative case study design was used, and the sample consisted of eight mothers and their toddlers selected through criterion sampling. Content analysis was used to analyze the data collected through observations and semi-structured interviews. The study results revealed that mothers valued reading to their toddlers, and were able to read for different purposes in addition to supporting their language development. Although all the toddlers had books at home, the diversity of the books was limited, and mothers need to be more conscious about book selection. Results also revealed that mothers demonstrated some quality reading behaviors, and ensured toddlers verbal participation, but their language use was limited to labeling, they rarely act outed or dramatized the story and neglected post-reading activities.Bu araştırmada, 12-36 aylık bebekler ve annelerinin birlikte kitap okuma deneyimlerinin derinlemesine incelenmesi amaçlanmıştır. Bu kapsamda birlikte kitap okuma etkinliklerinin niceliği, niteliği ve annelerin bu deneyimlere ilişkin görüşleri incelenmiştir. Nitel durum çalışması desenindeki araştırmanın örneklemini ölçüt örneklemeyle ulaşılan sekiz anne ve bebeği oluşturmuştur. Gözlem ve yarı yapılandırılmış görüşmelerle toplanan verilerin analizinde içerik analizi tekniğine başvurulmuştur. Sonuç olarak; annelerin bebeklerine kitap okumaya önem verdikleri, erken aylardan itibaren okumaya başladıkları ve dil gelişimini desteklemenin yanı sıra farklı amaçlarla da okuyabildikleri görülmüştür. Tüm bebeklerin evinde kitap bulunduğu ancak çeşitliliğin sınırlı kaldığı, annelerin kitap seçimi konusunda bilinçlendirilmeleri gerektiği saptanmıştır. Son olarak annelerin jest ve mimik kullanımı, görsel okuma ve açıklamalar yapma, bebeğin sözel katılımını sağlama gibi nitelikli okuma davranışlarını sergiledikleri ancak dil kullanımlarının etiketleme düzeyinde kalması, beden hareketlerini kullanmamaları ya da okuma sonrası etkinlikleri göz ardı etmeleri gibi sınırlılıkları olduğu sonucuna ulaşılmıştır

    Okul öncesi dönem çocuklarının kaygı durumlarının ebeveyn duygu sosyalleştirme davranışları açısından incelenmesi

    Get PDF
    The aim of this study is to examine the relationship between the anxiety levels of preschool children and their parents' emotional socialization behaviors. The study group consists of 191 mothers who have children between the ages of 3-6. The Personal Information Form,  Revised Preschool Anxiety Scale and the Coping With Children's Negative Emotions Scale were used to collect the data. According to the results of the research, the anxiety scores of the children in the preschool period differed significantly according to the gender of the children and the status of receiving pre-school education. A positive correlation was found between anxiety scale scores and coping with children's negative emotions scale scores, social anxiety, general anxiety, fear and total anxiety sub-dimensions, and parental distress, punitive reaction and minimization reaction sub-dimensions. A positive relationship was found between separation anxiety and parental distress, punitive reaction, minimization reaction, emotion-focused response, and problem-focused response.Bu çalışmanın amacı, okul öncesi dönem çocuklarının kaygı durumlarının ebeveynlerin duygu sosyalleştirme davranışları ile ilişkisinin incelenmesidir. Çalışma grubu 3-6 yaş döneminde çocuğu olan 191 anneden oluşmaktadır. Verilerin toplanmasında Kişisel Bilgi Formu, Yeniden Düzenlenen Okul Öncesi Kaygı Ölçeği ve Çocukların Olumsuz Duyguları ile Başa Çıkma Ölçeği kullanılmıştır. Verilerin analizinde betimsel istatistikler, bağımsız gruplar T testi, ANOVA, Pearson korelasyon analizi ve çoklu doğrusal regresyon analiz yöntemleri kullanılmıştır. Araştırmanın sonuçlarına göre okul öncesi dönemdeki çocukların kaygı puanları çocukların cinsiyeti ve okul öncesi eğitimi alma durumuna göre anlamlı farklılık göstermiştir. Kaygı ölçeği puanları ile çocukların olumsuz duyguları ile başa çıkma ölçeği puanları arasında sosyal kaygı, genel kaygı, belirgin korku ve toplam kaygı alt boyutları ile ebeveynde sıkıntı, cezalandırıcı tepki ve küçümseyici tepki alt boyutları arasında pozitif yönde ilişki elde edilmiştir. Ayrılık kaygısı ile ebeveynde sıkıntı, cezalandırıcı tepki, küçümseyici tepki, duyguya odaklı tepki ve probleme odaklı tepki alt boyutları arasında pozitif yönde ilişki elde edilmiştir

    193

    full texts

    221

    metadata records
    Updated in last 30 days.
    Erken Çocukluk Çalışmaları Dergisi / Journal of Early Childhood Studies is based in Türkiye
    Access Repository Dashboard
    Do you manage Open Research Online? Become a CORE Member to access insider analytics, issue reports and manage access to outputs from your repository in the CORE Repository Dashboard! 👇