41 research outputs found

    Yantümcelerde Çekim Ekleri

    Get PDF
    Bu yazının amacı yantümcelerde bulunan çekim eklerinin alışılagelmiş sınıflandırmasının dışına çıkarak kanımca daha tutarlı görünen bir alternatif önermek. Başlangıç noktası bildiğim kadarıyla Underhill (1976)'ya dek uzanan bu sınıflandırma aşağıdaki gibidir

    Modality in Causatives

    Get PDF
    Proceedings of the Twenty-Third Annual Meeting of the Berkeley Linguistics Society: General Session and Parasession on Pragmatics and Grammatical Structure (1997

    An international effort towards developing standards for best practices in analysis, interpretation and reporting of clinical genome sequencing results in the CLARITY Challenge

    Get PDF
    There is tremendous potential for genome sequencing to improve clinical diagnosis and care once it becomes routinely accessible, but this will require formalizing research methods into clinical best practices in the areas of sequence data generation, analysis, interpretation and reporting. The CLARITY Challenge was designed to spur convergence in methods for diagnosing genetic disease starting from clinical case history and genome sequencing data. DNA samples were obtained from three families with heritable genetic disorders and genomic sequence data were donated by sequencing platform vendors. The challenge was to analyze and interpret these data with the goals of identifying disease-causing variants and reporting the findings in a clinically useful format. Participating contestant groups were solicited broadly, and an independent panel of judges evaluated their performance. RESULTS: A total of 30 international groups were engaged. The entries reveal a general convergence of practices on most elements of the analysis and interpretation process. However, even given this commonality of approach, only two groups identified the consensus candidate variants in all disease cases, demonstrating a need for consistent fine-tuning of the generally accepted methods. There was greater diversity of the final clinical report content and in the patient consenting process, demonstrating that these areas require additional exploration and standardization. CONCLUSIONS: The CLARITY Challenge provides a comprehensive assessment of current practices for using genome sequencing to diagnose and report genetic diseases. There is remarkable convergence in bioinformatic techniques, but medical interpretation and reporting are areas that require further development by many groups

    Ölçüm Öbekleri

    No full text
    Aşağıda (1) ve (2) numaralı örneklerde gösterilen yer değişikliği ve durum değişikliği eylemlerinin tümleci konumundaki Ölçüm (ad) Öbeklerinin (ÖÖ) arasında, yüzeysel olarak birbirlerine benzemelerine karşın, önemli farklar bulunur. (1) Ahmet 400 metre koştu (yer değişikliği eylemi) (2) Gemi 400 metre battı (durum değişikliği eylemi) Yer değişikliği eylemlerinin tümleci olan öö'leri belirtme durum takısı "yi kabul eder ve edilgen tümcelerde özne konumuna gelebilir. Diğer yandan, durum değişikliği eylemlerinin tümleci olan ÖÖ'leri ne belirtme durum takısı kabul edebilir ne de edilgen bir tümcenin öznesi olabilir. Bu yazıda her iki ÖÖ türünün de eylemi ile aynı yapısal ilişki içinde olduğu, ve aşağıda da görüldüğü gibi sözdizimine tümleç olarak girdiği, buna karşılık aradaki sözdizimsel ayrımların ise bu ÖÖ'lerinin (1) ve (2)'de verilen eylem türleriyle farklı tarz bir ilişkide bulunuyor olmasından kaynaklandığı öne sürülecektir

    Farklı İngilizce yeterlik seviyelerindeki yetişkin Türk öğrencilerinin belirsizlik hoşgörüsü seviyeleri ile ikinci dildeki okuma stratejileri üstbilişsel farkındalık düzeyleri arasındaki ilişki.

    No full text
    TEZ9563Tez (Yüksek Lisans) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2014.Kaynakça (s. 115-123) var.xiv, 134 s. : tablo ; 29 cm.Belirsizlik hoşgörüsü, öğrenicinin dil öğrenme strateji kullanımını etkileyebileceği gibi dil öğrenme performansını da etkileyen öğrenici değişkenlerinden birisi olarak kabul edilmektedir. Bununla birlikte, cinsiyet ve İngilizce yeterlik düzeyi gibi bireysel farklılıklar öğrenicilerin belirsizlik hoşgörü düzeylerini ve dil öğrenme strateji kullanım düzeylerini etkilemekte önemli bir rol oynayabilmektedir. Bu çalışma karma yöntemli bir çalışma olarak tasarlanmış olup özellikle farklı İngilizce yeterlik seviyelerindeki Türk yetişkin öğrencilerinin belirsizlik hoşgörüleri ile okuma stratejileri üstbilişsel farkındalık düzeyleri arasındaki ilişkiyi araştırmayı hedeflemiştir. Bu çalışma Melikşah Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulu İngilizce Hazırlık Programında kayıtlı 195 yetişkin öğrenci ile gerçekleştirilmiştir. Katılımcılar, A1, A2 ve B1 seviyelerinden elverişli örnekleme yöntemiyle seçilmiştir. Veriler, İkinci Yabancı Dil Belirsizlik Hoşgörüsü Ölçeği, Okuma Stratejileri Üstbilişsel Farkındalık Envanteri ve yarı yapılandırılmış görüşme veri toplama araçları kullanılarak toplanmıştır. Bu çalışmanın sonuçları İngilizce yeterlik seviyesi arttıkça, belirsizlik hoşgörüsünün de artığını göstermektedir. Katılımcıların belirsizlik hoşgörüsü puanları düşük seviye belirsizlik hoşgörüsü olarak kabul edilen ölçeğin puanlama bütününde orta nokta olarak tabir edilen puanın altında olmasına rağmen, katılımcıların İngilizce yeterlik seviyeleri arttıkça, belirsizlik hoşgörüsünün de arttığı görülmüştür. İkinci olarak, yine bu çalışma cinsiyetin belirsizlik hoşgörüsü düzeyi üzerinde manidar bir etkisi bulunduğunu göstermiştir. Ölçek ve görüşmelerden elde edilen verilerin sonuçlarına dayanarak, erkek öğrencilerin kız öğrencilere nazaran daha yüksek belirsizlik hoşgörüsü düzeyine sahip olduğu görülmüştür. Üçüncü olarak, öğrencilerin okuma stratejileri üstbilişsel farkındalık düzeyleri ile İngilizce yeterlik düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki saptanmıştır. Bu çalışma bağlamında, her ne kadar daha yüksek İngilizce yeterlik düzeyine sahip öğrencilerin daha fazla okuma stratejisi kullanımı ve yüksek üstbilişsel farkındalık düzeyleri olması beklense de, öğrencilerin İngilizce yeterlik düzeyleri azaldıkça, okuma stratejileri üstbilişsel farkındalık düzeylerinin arttığı görülmüştür. Cinsiyet faktörünün ise okuma stratejileri üstbilişsel farkındalık düzeyleri üzerinde anlamlı bir ilişki saptanmamıştır. Son olarak, yine bu çalışma kapsamında, öğrenicilerin belirsizlik hoşgörü düzeyleri ile okuma stratejileri üstbilişsel farkındalık düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki saptanmamıştır. Bu çalışmanın hem öğrenciler hem de öğretmenler üzerinde önemli sonuçları olmakla birlikte bu çalışma onlara dil öğreniminde ve öğretiminde önemli tavsiyelerde bulunmaktadır.Ambiguity Tolerance (AT) is regarded as one of the learner variables that can influence one’s language learning performance as well as language learning strategy use. Along with this, some individual differences like gender and English proficiency level can play a vital role in affecting learners’ AT level and level of language learning strategy use. This study is designed as a mixed type study and specifically aimed to investigate the relationship between Turkish adult students’ AT level and Metacognitive awareness of L2 reading strategies (MARS) at different proficiency levels. The study was conducted with 195 Turkish adult learners registered in preparatory classes at Melikşah University’s School of Foreign Languages. The participants were selected among A1, A2 and B1 level students using convenience sampling method. Data was collected through the Second Language Ambiguity Tolerance Survey (SLATS), the Metacognitive Awareness of Reading Strategies Inventory (MARSI), and semi-structured interviews for both AT level and MARS. The findings of this study indicate that as English proficiency level increases, the level of AT increases. Even though, the AT level scores were all below the mid-point of the continuum score of the survey – meaning that all participants’ AT levels are considered low - there seems to be an increase in the AT level as English proficiency increases. Secondly, the findings of this research suggest that gender has a significant effect on AT level. Based on the results of the questionnaires and interviews, male s udents tend to have a higher AT level compared to their female counterparts. Thirdly, a significant relationship is found between students’ level of MARS and English proficiency level. Within the context of this study, even though high proficiency level students are expected to have high awareness and reading strategy use, the level of MARS tended to increase as the language proficiency level decreases. Regarding the gender effect on MARS, no significant difference is found between MARS and gender. Lastly, within the scope of this study, no significant correlation was found between students’ AT level and MARS. The findings of this study also have important implications for both students and teachers.Bu çalışma Ç.Ü. Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından desteklenmiştir. Proje No: EF2013YL24

    Tree Traversal and Word Order

    No full text
    corecore