5 research outputs found

    Kontraktür tedavisinde PNF ve ayarlanabilir statik ortez uygulamalarının karşılaştırılması

    No full text
    Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.[Abstarct Not Available

    Burden of chronic low back pain in the Turkish population

    No full text
    Amaç: Kronik bel ağrısının özellikle kayıp iş günleri ve dizabilite anlamında toplum üzerine maliyeti çok büyüktür ve giderek arttığı görülmektedir. Türkiye’de kronik bel ağrısının maliyeti tam olarak bilinmemektedir. Bu çalışmada kronik bel ağrılı hastalarda sağlık kaynaklarının kullanımı, iş gücü-üretim kaybı ve hastalığın toplam ekonomik yükünün araştırılması planlanmıştır. Gereç ve Yöntemler: Çalışma, Türkiye’nin 8 ayrı bölgesindeki fziksel tıp ve rehabilitasyon kliniklerine başvuran hastaların çok merkezli kesitsel araştırılması olarak planlanmıştır. Çalışmaya kronik bel ağrılı 18 yaş üstü 662 hasta dahil edilmiştir. Olguların sosyo-demografk verileri, son 6 ay içindeki sağlık kaynaklarının kullanımı, son 3 ay içindeki çalışabilme durumlarını içeren bir anket, fonksiyonel durumu için Roland-Morris Disabilite anketi, depresyon durumu için de Beck Depresyon Ölçeği dolduruldu. Kişinin kendisi, işvereni ve sağlık sistemi tarafından yapılan harcamalar hesaplandı. Doğrudan harcamaları poliklinik viziti, tanısal testler, medikal tedaviler, hastane bakımı, ortopedik yardımcı cihazlar, fzik tedaviler; dolaylı harcamaları ise üretim gücündeki azalma, raporlu günler, iş gücü kaybı ile ilgili veriler oluşturdu. Bulgular: Bel ağrısı için hasta başı yıllık doğrudan harcama 1080 TL, dolaylı harcama ise 5511 TL idi. Doğrudan maliyet hastalık şiddeti, süresi ve yaş ile korele bulundu. Dolaylı maliyet kadınlarda yüksekti. Sonuç: Özellikle iş günü ve iş gücü kaybına bağlı dolaylı harcamalar doğrudan harcamalardan çok daha fazla maliyetlidir.Objective: Chronic low back pain (CLBP) is a great economic burden to the society mainly in terms of the large number of the lost work days and disability, and it appears to be growing. The economic burden of LBP in Turkey is not known. This study aims to analyze the health care resource use, work and productivity loss, and health-related economics of CLBP in Turkey. Material and Methods: The study was designed as a multi-centered cross-sectional survey of patients in physical therapy and rehabilitation clinics from eight different regions of Turkey and 662 patients with CLBP over 18 years of age were included. Data on patient sociodemographics, disease-related healthcare resource use during the previous 6 months, inability to work during the last 3 months, Roland Morris Disability Index for the functional status, and psychological health with Beck Depression Scale were collected. Direct costs included medical visits, investigations, medications, hospitalizations, orthopedic aids, and physical therapy. İndirect costs were evaluated mostly with productivity loss. Results: The total annual direct costs for CLBP per patient were estimated at 1080 TL. The indirect costs were estimated at 5511 TL per patient. Direct cost was correlated with disease severity, duration, and age. Indirect cost was higher in women. Conclusion: The indirect costs for CLBP were signifcantly higher than the direct costs

    Türkiye'deki romatoid artritli hastaların özellikleri: Türkiye romatizma araştırma ve savaş derneği romatoid artrit kayıt sistemi sonuçları

    No full text
    Amaç: Bu çalışmanın amacı Türkiye’deki romatoid artrit hastalarının demografik ve klinik özelliklerini ortaya koyarak bu hastalar için oluşturulabilecek önlem, tedavi ve destek stratejilerine ışık tutmaktır. Hastalar ve yöntemler: Bu çalışma kapsamında Eylül 2007 - Mart 2011 tarihleri arasında Türkiye’nin farklı bölgelerindeki toplam 36 merkezden Türkiye Romatizma Araştırma ve Savaş Derneği (TRASD) kayıt sistemine kaydedilen 2.359 hasta (1.966 kadın, 393 erkek; ort. yaş 51.6±12.5 yıl; dağılım 18-75 yıl) değerlendirildi. Hastaların demografik ve klinik verileri kaydedildi. Hastalık aktivitesi, fonksiyonel durum ve radyografik hasar sırasıyla hastalık aktivite skoru 28, sağlık değerlendirme anketi ve van der Heijde modifiye Sharp puanlama yöntemi ile ölçüldü. Bulgular: Akademik eğitim süresi ortalama 5.2±3.8 yıldı ve hastaların %74.6’sı ev hanımıydı. Hastaların %91.0’ı biyolojik olmayan hastalık modifiye edici ilaçlar, %10.2’si biyolojik hastalık modifiye edici ilaçlar kullanıyordu. Ortalama hastalık aktivite skoru 28, sağlık değerlendirme anketi ve Sharp puanları sırasıyla, 4.0±1.4, 0.38±0.37 ve 31.2±57.1 idi. Hastaların %17.8’i remisyonda ve %14.1’i düşük hastalık aktivitesinde iken %42.7’si orta hastalık aktivitesinde ve %25.5’i yüksek hastalık aktivitesinde idi. Sonuç: Türkiye’de romatoid artrit hastalarının çoğunluğu orta yaşlı ev hanımlarıdır. Her ne kadar hastalık modifiye edici ilaç kullanımı yüksek oranda ise de hastaların büyük bölümü orta ve yüksek hastalık aktivite düzeyinde idi. Bu bulgular romatoid artritli hastaların tedavi gereksinimlerinin yeterli olarak karşılanmadığını düşündürmektedir.Objectives: This study investigates the demographic and clinical characteristics of patients with rheumatoid arthritis (RA) in Turkey, and attempts to identify strategies for the prevention, treatment, and support of RA. Patients and methods: A total of 2,359 patients (1,966 females, 393 males; mean age 51.6±12.5 years; range 18 to 75 years) with RA from 36 centers across Turkey, who were recorded in the Turkish League Against Rheumatism (TLAR) RA Registry between September 2007 and March 2011, were evaluated. Patients’demographic and clinical data were recorded. Disease activity, functional status, and radiographic damage were measured using the Disease Activity Score 28, the Health Assessment Questionnaire, and van der Heijde modified Sharp scoring method. Results: The mean duration of academic education received was 5.2±3.8 years, and 74.6% of the patients were homemakers. Non-biological disease modifying anti-rheumatic drugs were used by 91.0% of the patients, while 10.2% used biological disease-modifying anti-rheumatic drugs. The mean Disease Activity Score 28, Health Assessment Questionnaire, and Sharp scores were 4.0±1.4, 0.38±0.37, and 31.2±57.1, respectively. Of the patients, 17.8% were in remission and 14.1% had low disease activity rates, while 42.7% and 25.5% had moderate and high disease activity rates. Conclusion: The majority of patients with RA in Turkey are middle-aged homemakers. Despite the high rates of disease-modifying anti-rheumatic drugs use, the majority of patients had moderate and high disease activity. These findings indicate that treatment needs of RA patients are not met sufficiently

    Türkiye'deki romatoid artritli hastaların özellikleri: Türkiye romatizma araştırma ve savaş derneği romatoid artrit kayıt sistemi sonuçları

    No full text
    Amaç: Bu çalışmanın amacı Türkiye’deki romatoid artrit hastalarının demografik ve klinik özelliklerini ortaya koyarak bu hastalar için oluşturulabilecek önlem, tedavi ve destek stratejilerine ışık tutmaktır. Hastalar ve yöntemler: Bu çalışma kapsamında Eylül 2007 - Mart 2011 tarihleri arasında Türkiye’nin farklı bölgelerindeki toplam 36 merkezden Türkiye Romatizma Araştırma ve Savaş Derneği (TRASD) kayıt sistemine kaydedilen 2.359 hasta (1.966 kadın, 393 erkek; ort. yaş 51.6±12.5 yıl; dağılım 18-75 yıl) değerlendirildi. Hastaların demografik ve klinik verileri kaydedildi. Hastalık aktivitesi, fonksiyonel durum ve radyografik hasar sırasıyla hastalık aktivite skoru 28, sağlık değerlendirme anketi ve van der Heijde modifiye Sharp puanlama yöntemi ile ölçüldü. Bulgular: Akademik eğitim süresi ortalama 5.2±3.8 yıldı ve hastaların %74.6’sı ev hanımıydı. Hastaların %91.0’ı biyolojik olmayan hastalık modifiye edici ilaçlar, %10.2’si biyolojik hastalık modifiye edici ilaçlar kullanıyordu. Ortalama hastalık aktivite skoru 28, sağlık değerlendirme anketi ve Sharp puanları sırasıyla, 4.0±1.4, 0.38±0.37 ve 31.2±57.1 idi. Hastaların %17.8’i remisyonda ve %14.1’i düşük hastalık aktivitesinde iken %42.7’si orta hastalık aktivitesinde ve %25.5’i yüksek hastalık aktivitesinde idi. Sonuç: Türkiye’de romatoid artrit hastalarının çoğunluğu orta yaşlı ev hanımlarıdır. Her ne kadar hastalık modifiye edici ilaç kullanımı yüksek oranda ise de hastaların büyük bölümü orta ve yüksek hastalık aktivite düzeyinde idi. Bu bulgular romatoid artritli hastaların tedavi gereksinimlerinin yeterli olarak karşılanmadığını düşündürmektedir.Objectives: This study investigates the demographic and clinical characteristics of patients with rheumatoid arthritis (RA) in Turkey, and attempts to identify strategies for the prevention, treatment, and support of RA. Patients and methods: A total of 2,359 patients (1,966 females, 393 males; mean age 51.6±12.5 years; range 18 to 75 years) with RA from 36 centers across Turkey, who were recorded in the Turkish League Against Rheumatism (TLAR) RA Registry between September 2007 and March 2011, were evaluated. Patients’demographic and clinical data were recorded. Disease activity, functional status, and radiographic damage were measured using the Disease Activity Score 28, the Health Assessment Questionnaire, and van der Heijde modified Sharp scoring method. Results: The mean duration of academic education received was 5.2±3.8 years, and 74.6% of the patients were homemakers. Non-biological disease modifying anti-rheumatic drugs were used by 91.0% of the patients, while 10.2% used biological disease-modifying anti-rheumatic drugs. The mean Disease Activity Score 28, Health Assessment Questionnaire, and Sharp scores were 4.0±1.4, 0.38±0.37, and 31.2±57.1, respectively. Of the patients, 17.8% were in remission and 14.1% had low disease activity rates, while 42.7% and 25.5% had moderate and high disease activity rates. Conclusion: The majority of patients with RA in Turkey are middle-aged homemakers. Despite the high rates of disease-modifying anti-rheumatic drugs use, the majority of patients had moderate and high disease activity. These findings indicate that treatment needs of RA patients are not met sufficiently
    corecore