The Effect of Salpingectomy Operations on Ovarian Reserve

Salpenjektomi, son yıllarda tüm dünya genelinde giderek artan bir hızla yapılan bir operasyondur. Gerek over kanseri etyopatogenezindeki değişikler sonucu önerilen profilaktik salpenjektomi gerek İVF tedavisi planlanan hidrosalpenks tanılı hastanın tedavi öncesi başarı şansının artırılması için uygulanan salpenjektomi bu durumun ana nedenleri arasındadır. Over, tuba ve uterusun yoğun damarsal anastomozları ortadadır. Yaptığımız bu işlem ile damarsal ağa verilen potansiyel hasar sonucunda ovaryen fonksiyonu nasıl bir etkide bulunduğumuz son yıllarda araştırmalara konu olmuştur. Biz de çalışmamızda salpenjektominin over rezervine etkisini araştırmayı amaçladık. Çalışmamıza çeşitli endikasyonlarla salpenjektomi operasyonu geçiren 28 ile 54 yaş arasında (42,4±5,5) toplam 119 hasta prospektif olarak dahil edildi. Preoperatif ve postoperatif 6. haftada ölçülen FSH, LH, E2 ve AMH değerleri karşılaştırıldı. Sürekli sayısal değişkenlerin normal dağılıma uygunluğu Kolmogorov-Smirnov testi ile, normal dağılım göstermeyen operasyon öncesi ve sonrası değerlerin karşılaştırılması Wilcoxon İşaret testi ile incelendi. Analiz sonuçlarına bakıldığında; over rezervinin en önemli belirteçlerinden olan AMH değerlerinde istatistiksel olarak anlamlı bir azalma, FSH ve LH değerlerinde yükselme saptandı (p<0,001). Endikasyonlara göre AMH düşüş oranına bakıldığında; yaş ortalaması 44,3±3,7 olan histerektomi sırasında profilaktik salpenjektomi grubunda (n=95) AMH düşüş oranı %50 iken, yaş ortalaması 34,4±4,2 ile daha düşük saptanan hidrosalpenks, tuba-ovaryen apse, ektopik gebelik nedeniyle sadece salpenjektomi yapılan diğer grupta (n=24) %11.1 olarak görüldü. Diğer grup alınan tüp sayısına göre değerlendirildiğinde; bilateral salpenjektomide %11.8, unilateral salpenjektomide %7,1’ lik AMH değerinde düşüş saptandı. Sonuç olarak; salpenjektomi potansiyel vasküler hasar oluşturarak over rezervini olumsuz etkileyebilir. Salpenjektomi sanıldığı kadar masum bir uygulama olmayabilir.Salpingectomy has been an ever increasing operation worldwide in recent years. It performed both prophylactically due to recommendations resulting from changes in ovarian cancer etiopathogenesis and, aiming to enhance the success rate of planned IVF in patients diagnosed with hydrosalpinx are among the main reasons of this situation. The great deal of vascular anastomoses among the ovary, tuba and uterus are well known. The effect of potential damage in vascular network on ovarian function resulting from this operation has been the subject of research in recent years. In our study, we aimed to investigate the effect of salpingectomy on ovarian reserve. A total of 119 patients aged 28 to 54 (42,4 ± 5,5) years undergoing salpingectomy with various indications were included prospectively in our study. FSH, LH, E2 and AMH levels measured preoperatively and at postoperative 6th week were compared. The Kolmogorov-Smirnov test was used to check normal distribution of continuous variables and, Wilcoxon Sign Test was used to compare the pre- and post-operative levels with the non-normal distribution. The results of the analysis showed a statistically significant decrease in the AMH levels, which is one of the most important markers of ovarian reserve; and statistically significant increase in FSH and LH levels (p <0.001). The decrease in AMH levels were found 50 % in prophylactic salpingectomy group (n=95) with the mean age 44.3±3.7 years while the other group (n=24) with the mean age 34.4 ± 4.2 years undergoing salpingectomy due to hydrosalpinx, tubo-ovarian abscess or ectopic pregnancy showed a lower decrease of 11.1 % in terms of salpingectomy indications. AMH levels decreased 11.8 % in bilateral salpingectomy group and 7.1 % in unilateral salpingectomy group when the other group was evaluated according to the number of tubes removed. As a result; salpingectomy may adversely affect ovarian reserve by potentially creating vascular damage. Salpingectomy may not be an innocent operation as it seems