Hacı Bayram-ı Veli Döneminden (1300-1453) Günümüze Kalan Vakıf Eserleri ve Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün Bunlar Üzerinde Yaptığı Çalışmalar

[No Abstract Available

Demirşeyh Türbesi

[No Abstract Available

Erken Osmanlı (1299-1451) Baldaken Türbeleri

[No Abstract Available

Sinaneddin Medresesi

[No Abstract Available

50 years at Vaqf with Cezmi Tuncer

Bu yazı; Türkiye’nin önemli restorasyon uzmanlarından Orhan Cezmi Tuncer’i (d. 1931-…) anlamak, tecrübelerinden haberdar olmak ve gerek kamuda ve özel sektörde çalıştığı yıllarda ve gerekse akademik hayatı süresince, yaklaşık atmış yıllık meslek hayatı boyunca ürettiği bilgilerin ortaya çıkarılmasına vesile olmak amacıyla kaleme alınmıştır. Mimarlık mesleğine ilk adım attığı İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisindeki öğrencilik döneminden itibaren sürekli öğrenme ve öğretme gayreti içinde olan Orhan Cezmi Tuncer, Türkiye’nin korumacılık serüveninde, uygulamacı, araştırmacı ve eğitimci olarak etkili olmuş önemli mimarlardan biridir. Günümüze kadar çok sayıda kitap, makale, konferans bildirisi yayımlamış, özellikle Vakıflar Genel Müdürlüğünde çalıştığı yıllarda iki yüzden fazla tek yapı ölçeğinde vakıf kültür varlığının projelendirilmesi ve restorasyonu aşamalarından görev almıştır. Günümüzde de halen Sivas, Gök Medrese uygulama işinin danışmalığını yaparak Vakıflar Genel Müdürlüğüne değerli katkılarını sürdürmekte, böylece elli yıldır kurum ile bağı devam etmektedir.This paper has been written aiming to understand, to be informed about the experiences, and in order to reveal the professional data on the approximately sixty-year-long professional life of Orhan Cezmi Tuncer (b. 1931-…) both during his public and private sector years and during his academic life. Orhan Cezmi Tuncer, always full of the endeavor of learning and teaching even starting from the period he began to his architectural education at Istanbul State Fine Arts Academy, is one of the important architects in Turkey’s conservation adventure, being effective as practicer, researcher, and educator. Until today, he published many books, journal papers and conference papers, and was assigned at project preparation and implementation work of more than two hundred waqf cultural heritage especially during his work experience at Directorate General of Foundations. Today, as the consultant architect of Sivas Gok Medrese conservation implementation work, he continues his invaluable contributions to Directorate General of Foundations and thus, his connection with the Directorate has been continuing for fifty-year

Balkanlardaki Osmanlı Baldeken Türbeleri Hakkında Bir Değerlendirme

[No Abstract Available

1924 Map of Ankara City: Recognizing Ankara with an Old Map

During the War of Independence, military officers of Department of Mapping coming from Istanbul prepared the scaled map of Ankara city. This map shows the city with its entire castle, surrounding settlements, districts, and the buildings. Topographically the map was prepared in 1/4000 scale in three-color with a title and legend. It also includes direction lines and scale sign. In this map, interpreting the city in its 1920s, the districts were shown in square scale, on which the water lines and fountains as well as the Muslim and Christian graveyards not-existent today were marked. In addition, the creeks of Ankara that are faded totally today and Hatip Stream, Çubuk Stream, and İncesu Creeks were shown in the map. Besides the religious buildings, also in this map are the newly opened settlements such as Darül-muallim, built during the reign of Abdulhamit II., Taş Mektep, Sanayi Mektep, Station buildings, The Grand National Assembly and Second National Assembly Buildings, and Ankara Palas. It is understood that in these areas there was development plan design. In 1917, in Ankara there was a huge fire incidence, which destructed the whole town up to the district on the western side of the castle and up to Yahudi district, called as Harik Mahalli at the map. This study intends to present this map, known as 1924 Ankara map for long years, thus fulfilling the duty for the city that we lived for long years

Zehirlenme nedeniyle acil servise başvuran hastaların klinik özellikler ve maliyet açısından değerlendirilmesi

Objective In this study, it is aimed to evaluate the demographic, etiologic and clinical characteristics of the poisoning cases admitted to emergency room along with their costs to Social Security Institution. ( Sakarya Med J 2019, 9(3):470-478 ).Materials and MethodsThis is a descriptive study. The data were obtained by retrieving the files of the patients who were registered for poisoning to a university hospital adult emergency service between October 2015 and October 2017 from the automation system.Results Of the patients, 60.3% were in the 18-24 age group, 30.6% were in the 25-34 age group and 60.0% were females. Of the admissions, 56.8% were due to suicide attempt. In the 18-24 age group and in women, poisonings were found more likely to be a suicide attempt. Of the patients, 50.6% admitted with drug poisoning. The second common cause of poisoning after drugs was carbon monoxide (CO) with 20.6%.Conclusion Poisoning is an important public health problem requiring urgent diagnosis and treatment. Most of the drug poisonings, which have a significant share in all poisonings, are suicide attempts. For this reason, the presence of psychiatric symptoms must be investigated in patients with drug poisoning. The second common cause of poisoning after drugs was found to be CO in our study. This situation should be taken into account especially for applications in winter period. Poisoning is also costly in terms of the health economy. It is important to raise public awareness of poisoning in order to prevent both health-related and financially adverse consequences.Amaç Bu çalışmada acil servise başvuran zehirlenme olgularının demografik, etiyolojik ve klinik özellikleri ile bunların sosyal güvenlik kurumuna olan maliyetlerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. ( Sakarya Tıp Dergisi 2019, 9(3):470-478 ) Gereç ve Yöntemler Çalışmamız tanımlayıcı tiptedir. Veriler, Ekim 2015-Ekim 2017 tarihleri arasında bir üniversite hastanesi yetişkin acil servisine zehirlenme ön tanısıyla kaydı yapılan hastaların dosyalarının otomasyon sisteminden retrospektif olarak incelenmesi ile elde edilmiştir. Bulgular Hastaların %60,3’ü 18-24, %30,6’sı 25-34 yaş grubunda olup, %60,0’ı kadındır. Başvuruların %56,8’inde etkenle maruziyet, intihar amacıyla gerçekleşmiştir. 18-24 yaş grubunda ve kadınlarda zehirlenmelerin daha çok intihar amaçlı olarak gerçekleştiği bulunmuştur. Hastaların %50,6’sı ilaç nedenli zehirlenme ile başvurmuştur. İlaç dışı başvuruların en sık nedeni ise %20,6 ile karbonmonoksit (CO) zehirlenmesi olmuştur. Sonuç Zehirlenmeler, acil tanı ve tedaviyi gerektiren önemli bir halk sağlığı sorunudur. Tüm zehirlenmeler içinde önemli bir paya sahip olan ilaca bağlı zehirlenmelerin büyük bölümü intihar amaçlı alım sonucu gerçekleşmiştir. Bu nedenle ilaç zehirlenmesi ile gelen hastalarda psikiyatrik tabloların varlığı mutlaka araştırılmalıdır. Çalışmamızda ilaç dışı nedenlerle gerçekleşen zehirlenmelerin en büyük nedeni CO olarak bulunmuştur. Özellikle kış döneminde gelen başvurularda bu durum dikkate alınmalıdır. Zehirlenmeler, sağlık ekonomisi açısından da maliyetlidir. Zehirlenmelerin gerek sağlıkla ilgili, gerekse de mali açıdan yarattığı olumsuzlukların önlenmesi açısından toplumsal farkındalığın arttırılması önemlidir