8 research outputs found

    Kamu hizmetlerinde veri madenciliği : Çözüm masası verileri temelinde bir araştırma

    Get PDF
    06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Kurumlar tarafından kullanılan yönetim bilişim sistemleri, gelişen akıllı teknolojilerin etkisiyle oluşan büyük veriden gizli bilgi örüntülerinin çıkarılması ve geleceğe dönük kararlarda kurum yöneticilerine karar desteğinin sağlanması büyük önem arz etmektedir. Kamu yönetimi disiplininde teknoloji odaklı çalışmalar genellikle teorik düzeyde ve ağırlıklı olarak "e-devlet" konusunda yoğunlaşmaktadır. Veri madenciliği uygulamaları ise genellikle yönetim bilişim sistemleri, bilgisayar bilimleri ve işletme gibi disiplinlerde özel sektör verisi ile çalışılmaktadır. Bu çalışma, veri madenciliği konusunu kamu yönetimi ile yönetim bilişim sistemleri disiplinlerine dayalı olarak incelemektedir. Çalışmanın uygulama bölümünde, literatürdeki genel eğilimden farklı olarak, kamu verisiyle veri madenciliği uygulaması gerçekleştirilmiştir. Veri madenciliği için, bir büyükşehir belediyesinden elde edilen çözüm masası verileri Naive Bayes, Destek Vektör Makinesi, K-En Yakın Komşuluk ve Karar Ağaçları gibi makine öğrenmesi algoritmaları kullanılarak analiz edilmiştir. Elde edilen bulguların görsel gösterimi içinse iş zekâsı uygulaması olan "Tableu" kullanılmıştır. Çalışmada, Türkiye'de büyük verinin son yıllarda kamu sektörü kuruluşlarında yaygınlaştığı, kurumların stratejik planlarında yer verildiği, ancak veri madenciliği uygulamalarının çok az kurumda etkin olarak kullanıldığı sonucuna varılmıştır. Uygulama bulguları, yapılandırılmamış veri üzerinde ön işleme aşamasının dikkatli ve doğru şekilde yapılmasının makine öğrenmesinin doğruluk oranlarına doğrudan etki ettiğini göstermesi açısından önemlidir. Büyük veri ve veri madenciliği uygulamalarının, hükümet hizmetlerini, ayrıca devlet operasyonlarını, politika üretme ve yönetimini geliştirmek için kamu sektörü tarafından etkin olarak kullanılabileceği sonucuna ulaşılmıştır. Veri madenciliğinin yalnızca sayısal yöntemleri içeren yazılım aracı değil; çözümüne ihtiyaç duyulan probleme göre tasarlanmış, ilgili yöntem, teknik ve uygulamaları da kapsayan, sonuçları itibariyle probleme ait ilişki, kural ve örüntüyü modelleyen ve gösteren bir süreç olarak kamu hizmetlerinde kullanılabileceğini göstermesi açısından da bu tez önem arz etmektedir.Management information systems used by the goverments and public agencies are crucial in terms of acquiring latent information patterns comprised from big data generated by the developing smart technologies and provision of decision supports on future decisions to policy makers and public managers. Technology-based studies in public administration are generally conducted on the basis of theoretical and practical dimensions of "e-government". Data mining applications are usually studied with focusing on private sector data in disciplines such as management information systems, computer sciences and business administration. This study examines data mining, on the accounts of the disciplines of public administration and management information systems. In the empirical part of the study, fourth chapter, data mining process is implemented with public data, unlike the general tendency in the literature. The help desk data of the Kocaeli Metropolitan Municipality is used in the study. Preprocessing of data and classification methods are implemented via "Weka Machine Learning" tool. The help desk data is analyzed using a number of machine learning algorithms such as Naive Bayes, Support Vector Machine, K-Nearest Neighborhood and Decision Trees. The results were visualized with a business intelligence application called "Tableu". It was concluded that while there is an increasing awareness in reent years on big data technologies and data mining in governments and public agencies in Turkey, the number of applications and projects have still been outnumbered. In essence our study shows that, careful and accurate pre-processing of the raw data, qualitative or quantitative, has a direct impact on the accuracy of machine learning algortihms. Finally, it seems that big data and data mining applications can be effectively used by the public agencies to enhance government operations, to provide effective and efficient public services, and to improve the quality of public policy-making. Data mining is not only a software tool that contains numerical methods; but it includes methods and applications intented to solve the real world problems. This thesis is also important in that it shows data mining can be adopted in public services with a generic model

    Türkiye'de teknokentler: bir ampirik inceleme

    Get PDF
    Türkiye'de teknokentler, üniversite-sanayi işbirliğinin somut olarak yapıldığı yerlerdir. Gelişmiş ülkelerde yıllar önce faaliyete başlayan teknokentler, ülkemize ancak 2001'de çıkan Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile gelmiştir. Bu çalışmada amaç; Türkiye için yeni olan teknokentleri incelemek, bilim ve teknoloji politikaları, üniversite-sanayi işbirliği ve inovasyon açısından teknokentlerin genel bir değerlendirmesini yapmaktır. Bu çalışmada önce bilim ve teknoloji kavramları, bilim ve teknoloji politikalarının önemi ve Türkiye'deki tarihsel gelişimi anlatılmıştır. Ar-Ge'nin önemine değinilmiştir. Daha sonra üniversite-sanayi işbirliğinin ne olduğu, ortaya çıkış nedenleri, dünyadaki ve Türkiye'deki gelişim süreci üzerinde durulmuştur. İnovasyon ve ulusal inovasyon sistemi anlatılarak ülkeler ve işletmeler için önemine değinilmiştir. Sonrasında ise teknokentler detaylı bir şekilde anlatılmıştır. Teknokentlerdeki son durumun bir fotoğrafının çekilmesi amacıyla Türkiye'deki teknokent yöneticilerine bir anket çalışması uygulanmıştır. Ankette, teknokentlerdeki günce istatistiki verilerin alınması ve teknokentlere ait genel konular ile ilgili yöneticilerin düşüncelerinin öğrenilmesi amaçlanmıştır. Son bölümde anket sonuçları değerlendirilmiş, öneriler sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Teknopark, Teknoloji Geliştirme Bölgeleri, Ar-Ge, Üniversite-Sanayi İşbirliği, İnovasyon, Bilim ve Teknoloji, Bilim ve Teknoloji Politikaları...\ud Technoparks are the places where collaboration between university and industry take place in Turkey. While technoparks were established in developed countries years ago, it was only possible to establish them in Turkey after passing the Technologh Development Regions Law in 2001. The aim of this study is to investigate the technoparks in Turkey in terms of science and technology policies, university and industry cooperation and innovation to draw a general understanding. In this study, first, the concepts of science and technology as well as the importance of science and technology policies and the development of those concepts in Turkey have been discussed. Then, the importance of R&D has been highlighted. Later on, the concept of university-industry cooperation and its development in the world and in Turkey have been given. The concepts of innovation and innovation systems as well as their importance for organizations have been also discussed. Following those discussions, technoparks have been introduced in details. In this study, in order to take a snap-shot of the current status of the technoparks in Turkey an empirical study has been conducted. It was aimed to collect recent statistical data about the technoparks and to gather opinions of the Technopark executives on different subjects. In the last section of the thesis, the findings of the questionnaire have been analyzed and some recommendations have been given. Keywords: technopark, technologh development regions, r&d, university-industry cooperation, innovation, science and technology, science and technology policies

    Türk işletmelerinde pazarlama bilişim sistemleri kullanımı üzerine bir araştırma

    Get PDF
    06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik ve teknolojik değişiklikler, değişimin giderek hızlı gerçekleştiği ekonomi toplumunda, strateji ve taktiklerini toplumun temellerinden türeten pazarlama alanında da paralel olarak radikal değişikliklere sebep olmuştur. Rekabet hareketlerinin arttığı, arz talep dengesinin üreticinin değil tüketicinin yanında yer aldığı ve müşteri sadakatinin düştüğü günümüz iş dünyasında, müşterinin istek ihtiyaç, talep ve değer algılarını analiz edebilmek, onları anlayabilmek ve onlarla ortak değerleri paylaşabilmek adına pazarlama bilgi sistemleri, işletmelerin elindeki en büyük güç olmuştur.Pazarlama bilgi sistemlerinin kullanım düzeyini inceleyecek olan bu tez, bilgi ve bilişim sisteminin pazar büyüklüğü ile orantılı olup olmadığını, işletmelerin demografik farklılıklarının pazarlama bilgi sistemlerinin kullanımını nasıl etkilediğini, işletme kültürü veya bakış açısının bu sistemler üzerindeki etkisini ve pazarlama bilgi sisteminin işletmelerin performansına etkisini ortaya çıkarmayı amaçlamıştır.Bu çalışma, işletmelerin ve Türkiye pazarındaki köklü sermayelerin kullanmış oldukları bilgi sistemlerinin pazarlama ve satış hacmine olan etkisini, ülkemizdeki bilgi sistemleri kullanım düzeyini ve bilgi sistemlerinin hangi alanlarda, ne gibi şartlarla ilişkili olduğunu ortaya koyan Türkiye'deki ilk çalışma olma niteliğini taşıdığı için önemli ve gerekli görülmüştür.Bu temel amaç doğrultusunda literatür taraması yoluyla bir teorik çerçeve oluşturulmuş ve işletmelerde pazarlama, yönetim bilişim sistemleri ve pazarlama bilgi sistemleri alanından yapılan çalışmalar araştırılmıştır. Oluşturulan teorik çerçeve ile ilişkilendirilmek üzere özellikle büyük ve köklü işletmeler başta olmak üzere, çeşitli büyüklüklerdeki işletmeler üzerinde ampirik bir araştırma yapılmıştır.Bu çalışmada, işletmelerin ve kullanıcıların demografik yapıları ele alınmış, çalışan özelliklerinin pazarlama bilgi düzeyine etkisi, işletme yapısının pazarlama bilgi sistemi kullanımı üzerine etkisi, işletme odaklılığının PBS kullanımı üzerine etkisi, PBS'nin işletmelerce kullanıldığı alanlar ve sistemlerin etkinlikleri incelenmiştir.Tezin ilk bölümünde temel pazarlama bilgileri verilmiştir. İkinci bölümde ise PBS'nin ne olduğu ve pazarlama ile olan ilişkisi üzerinde durulmuştur. Üçüncü ve son aşamada ise araştırma hakkında açıklamalar yapılmış ve analiz sonuçları ele paylaşılmıştır.Çalışma neticesinde işletmelerin gerek iç ve dış çevre ile iletişimini, gerekse işletmelerin entegrasyon'unu sağlayabilmek adına PBS'nin pazarlama yöneticilerine ışık tutarak satış ve pazarlama stratejilerinin doğru bir şekilde belirlenerek gerçekleştirilmesinde hayati bir rol oynadığı ortaya çıkmaktadır.Araştırma bulguları; işletmelerdeki çalışan sayısı, sermaye büyüklüğü veya yabancı sermayeli işletme olma durumu ile PBS kullanımı arasında doğrusal bir ilişki durumunun söz konusu olduğunu göstermektedir. İşletme çalışanlarının edindikleri bilgiler veya PBS hakkında sahip oldukları farkındalık durumu iş yaşamında elde ettikleri tecrübe ile paralellik göstermektedir. PBS sadece işletmelerin toplamış oldukları bilginin depolanmasını değil aynı zamanda organizasyonlardaki iş yapış şeklini ve karar sürecinide etkileyen önemli bir unsur olarak ortaya çıkmaktadır. Buna ek olarak pazarlama alanında 4P olarak bilinen pazarlamanın temel yapıtaşı olan pazarlama karmasının oluşturulması, düzenlenmesi ve dengelenebilmesi için PBS kullanımı anahtar bir rol üstlenmektedir.In an economical society acting changes and innovations quickly; political, social, economical and technologic changes and innovations, causes some changes and radical innovation in marketing area, which generates its strategy and tactics from essence of society in parallel.The subject of this study which is researched first time in Turkey contains the effect of information system in sales&marketing area, the usage level of information system and the areas which the MkIS can be used or which conditions affect MkIS utilization or how the big and key account companies perform the MkIS utilization indicates the importance and necessity of this study.In today?s business world, which competency increased, supply and demand equilibrium shifted in favor of consumers, and customer loyalty reduced, marketing information system (MkIS) is the biggest and vital power for organizations in order to share some values after analyzing and understand their wants, desire, needs demands and value perception.With this thesis, which researches usage level of MkIS in Turkey?s business world, it is aimed to find out what information system usage is parallely interested in size of organization or not, how demographic factors and business objectives affect the MkIS usage, and what are the effects of MkIS on business performances.In accordance with these basic principles and objectives, a theoretical framework has been established through literature review and detailed researches include marketing, management information system and marketing information systems. In order to associate with it, an empiric study was done on the organizations, chosen from different kind of business sizes.In this study, demographic structure of organizations are discussed, effects of marketing managers? characteristics on MkIS awareness, demographic structure of organizations on MkIS usage, and business objectives on MkIS usage are compared, and MkIS usage areas and system efficiency are researched.In the first part of this thesis, marketing essentials are discussed, ithe second section includes the information about MkIS and the relation between marketing are argued. The last section contains the descriptive and detailed relational analysis of this research.As a result of this study, it is seen that the MkIS is necessary for improving communication with internal and external environment and integrating whole business unit with marketing unit. MkIS has a vital role for guiding and helping marketing managers to determine, describe and apply their marketing strategy and tactics well, healthy and quickly.The findings in the application, indicates that employee of companies, capital size and power of the companies, the shareholder type, is related with the MkIS Utilization. The awareness of IS users is paralelly changed with business experience. MkIS is an element not only collects and proceeds the data but also it helps and supports the business way and decision support process. Additionally, MkIS play key role to create, organize, and compensate the marketing mix (4P)

    Azerbaycan'ın ulusal rekabet gücü : TOWS ve Elmas modelli bir çözümleme

    Get PDF
    06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Ulusal rekabet gücü kavramının değişik boyutları çeşitli disiplinlerden pek çok araştırmacının ilgisini çekmiştir. Ekonomi disiplini, rekabet kavramını uluslararası düzeyde ülkenin makro ekonomik göstergeleri ışığında inceleme konusu yaparken, işletme disiplini, firma sektör ve ulusal düzeyde rekabetin uluslararası boyutu ile ilgilenmektedir. Bir başka ifadeyle iki farklı disiplin farklı analiz birimlerini inceleme konusu yaparak ulusal rekabet gücünü açıklamaya çalışmaktadır. Bunun sonucu olarak, farklı disiplinler ulusal rekabet gücünün farklı dinamiklere bağlı olarak açıklamakta ve sonuca ilişkin farklı yorumlarda bulunabilmektedir. Bu çalışma, hem ekonomi disiplini açısından hem de işletme disiplini açısından ulusal rekabet gücünün bağlı olduğu dinamikleri dikkate alarak, Azerbaycan'ın ulusal rekabet gücünü açıklamaya çalışmaktadır.Özellikle ülkelerin gelişmişlik durumlarının farklılığı ve bu gelişmişlik farklılığının bir sonucu olarak rekabet gücünü farklı dinamiklerle açıklama gerekliliği ulusal rekabet gücünü farklı fakat tamamlayıcı yaklaşımlarla birlikte değerlendirilmesini zorunlu kılmaktadır. Bu açıdan değerlendirildiğinde, bir yandan ekonomi disiplini açısından makro ekonomik göstergeler ve bunlara bağlı olarak geliştirilen uluslararası ticaret endeksleri ışığında, öte yandan işletme disiplini açısından firmaların uluslararası rekabet edebilirliğini açıklayan Elmas Modeli ışığında ulusal rekabet gücünü değerlendirmek, yapı ve ölçek olarak birbirine benzer olan Azerbaycan gibi ülkelerin durumunu daha kapsamlı ve doğru bir analiz etmeyi mümkün kılmaktadır. Her iki disiplinin değişkenleri açısından yapılan analizleri TOWS matrisi ile birlikte değerlendirmek konuya ilişkin bütünselliği ve güvenirliği sağlamaktadır.Bu kapsamda çalışmada ilk olarak klasik ve modern yaklaşımların ulusal rekabet gücüne bakışları değerlendirilmiş ve bu yaklaşımların eleştirisi yapılarak Azerbaycan gibi yapı ve ölçek olarak birbirine benzeyen ülkelerin ulusal rekabet gücünün nasıl değerlendirilebileceği analiz edilmiştir. Çalışmada Sovyetler birliği çöktükten sonra planlı ekonomiden piyasa ekonomisine geçmeye çalışan dönüşüm ekonomisi ülkesi olan Azerbaycan'ın rekabetçi yapısının tarihsel gelişimi ve mevcut durumu ulusal rekabet gücü boyutunda ortaya koyulmuş ve stratejik yönetim ve uluslararası işletme literatürlerindeki son tartışmalar ışığında ülkenin rekabetçi yapısı ve rekabetçi avantaj niteliğine ilişkin öne çıkan hususlar tartışılmıştır ve çıkan sonuçlar ışığında Azerbaycan'da öne çıkan üç temel sektörün rekabetçilik durumu makro ekonomik ve politik unsurlar dikkate alınarak değerlendirilmiştir. Bu çerçevede işletme disiplini içinde Porter tarafından geliştirilmiş olan ve ulusların rekabet gücünü firma temelli bir şekilde analiz etmeye olanak sağlayan Elmas Modeli ile ekonomi disiplini içinde Balassa tarafından ortaya atılmış olan ?açıklanmış karşılaştırmalı üstünlükler? yöntemi birlikte değerlendirilerek Azerbaycan'ın ulusal rekabet gücü analiz edilmiştir. Analizler için değişik veri toplama tekniklerinden yararlanılmıştır. İkincil veriler olarak çoğunlukla ulusal rekabet gücünü ölçen endekslerden, ulusal ve uluslararası kurumların veri setinden yararlanılmıştır. Birincil veri olarak akademisyen, bürokrat, işletmeci ve ilgili sivil toplum kuruluşu başkanlarından oluşan dört ayrı gruba fokus grup uygulanmış, yine bu çerçevede değişik kişilere mülakat ve biçimsel mülakatlar yapılmıştır. Bu değerlendirme sonucunda da Azerbaycan için gelecekte ne tür stratejilerin uygulanabileceğinin belirlenmesinde rehber olabilecek bir şekilde TOWS analizi yapılmıştır. Tüm bu analizler sonucunda Azerbaycan'la benzer sosyal ve ekonomik yapıya sahip olan ülkeler belirlenerek karşılaştırılmış ve Azerbaycan'ın rakipleri karşısında rekabet üstünlüğü oluşturma stratejileri tespit edildikten sonra Azerbaycan'ın ulusal rekabet gücünün artırılması için önerilerde bulunulmuştur.Yapılan analizlerde, Azerbaycan'ın sadece tek sektöre (petrol ve doğal gaz) bağlı bir şekilde ekonomisinin şekillendiği ve diğer sektörlerde farklı ülkelerle karşılaştırıldığında rekabet dezavantajına sahip olduğu belirlenmiştir. Öte yandan petrol sektörü diğer sektörlerle yakın ilişki içinde olduğundan ve pek çok sektöre girdi temin ettiğinden, diğer sektörlerin bu anlamda rekabet gücünü geliştirme potansiyelinin olduğu belirlenmiştir. Bu çerçevede Azerbaycan'ın diğer sektörlerde de gelişebilmesi için, insan kaynaklarına, fiziksel ve bilgi altyapısına, teknolojiye ve AR-GE'ye yatırım yapması gerektiği ve içinde bulunduğu coğrafyanın avantajlarından faydalanarak talep koşullarını kendi lehine kullanabilecek bir pazar yapısı oluşturması gerekliliği önerilmiştir.The various dimensions of the concept of the national competitiveness have drawn attention of many researchers. While the discipline of Economics investigate the concept of competition in the international level by observing countries macro economical indicators, discipline of business concerns firm sector and the international dimensions of national level competition. Other words, two separate disciplines try to explain the national competitiveness by studying different analysis units. As a result of this, different disciplines explain national competitiveness according to different dynamics and make different interpretations regarding the result. This study explains national competitiveness of Azerbaijan while considering the dynamics connected to the national competitiveness of both economical and business discipline.Especially, as of differences in the degree of development of countries and consequences of these differences, the need for explain competitiveness with various dynamics make it necessary to evaluate national competitiveness with different but supplementary approaches. To evaluate from this point of view, on the one hand on the light of macroeconomic indicators in terms of economic discipline and international trade indexes that are developing according this, on the other hand to evaluate national competitiveness on the light of Diamond Model that explain international competitiveness of the firms in terms of business discipline gives more comprehensive and accurate analysis of the countries that similar as structure and scale like Azerbaijan. It enables reliability and integrality regarding this matter to evaluate analyses that hold for the sake of both discipline?s variables with TOWS matrices.In this study, firstly, a classical and modern approach to the gaze of national competitiveness has been evaluated and criticisms of these approaches have been made. National competitiveness of countries like Azerbaijan has been analyzed. Historical development of Azerbaijan and current status of the competitive structure of national competitiveness has been revealed in size. The country's competitive structure and competitive advantage on the nature of the outstanding matters were discussed. In the light of the results, the three main sectors in competitiveness status of Azerbaijan have been evaluated by considering the macro-economic and political factors. In this context, diamond model developed by Porter from the business discipline and "explained comparative advantages" model developed by Balassa from the economics discipline has been assessed together. For the analysis, different data collection techniques have been used. As for the secondary data, indexes which measures national competitiveness have been used. Also, national and international institutions have been benefited for the data sets. For the primary data, academics, bureaucrats, operators and heads of related non-governmental organizations were applied to the focus group. Interviews and formal interviews were conducted with various people. As a result of this evaluation, TOWS analysis is made to determine strategies for Azerbaijan. As a result of all this analysis countries which are socially and economically similar to Azerbaijan have been identified and compared. Also after determining competitive advantage strategies against rivals of Azerbaijan, suggestions were made to increase national competitiveness of Azerbaijan.According to the analysis made, Economy in Azerbaijan is shaped by only one sector that is by oil and natural gas connected companies. When compared to different countries, it is determined that Azerbaijan has competitive disadvantages. On the other hand since the oil sector is in close liaison with other sectors and provides inputs to many sectors, competitiveness of other sectors in this regard has been identified as potential development.In this context, in order for Azerbaijan to develop in other sectors, investigations must be made in the areas of human resources, physical and information infrastructure technology and R & D. This study also suggests Azerbaijan to use the advantages of the geographic position to demand conditions in favor of its own to create a market structure

    Şırnak enerji ve maden potansiyeli

    Get PDF
    Küresel ve sürdürülebilir kalkınma hedefleri, refah seviyesi ve nüfus artışı ile beraberinde getirdiği enerji talebi ülke, bölge ve Şırnak ili ölçeğinde de enerji konusunu önemini vurgulamaktadır. Diğer taraftan enerji üretiminde kullanılan konvansiyonel enerji kaynakların sınırlı olması, bu kaynakların çevre üzerindeki olumsuz etkileri ve de ülkemizin petrol ve doğalgaz kaynaklarda dışa bağımlı olması sebebiyle ekonomi üzerinde oluşan baskı, enerji üretiminde, yenilenebilir enerji ve maden kaynaklarının etkin bir şekilde değerlendirilmesini gerekli kılmaktadır. Bu amaçla, enerji sektöründe yapılan yeni yasal düzenlemelerle 2023 yılına kadar enerji ihtiyacı yerli enerji kaynaklarından sağlanarak, çeşitli teşvikler ile desteklenecektir

    Küreselleşmenin sosyokültürel düşünce yapısının analizi ve Türkiye

    Get PDF
    06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Küreselleşme hayatın her tarafını saran, etkileyen, değiştiren, geliştiren, yöneten, şekillendiren, aynı zamanda sınırlayan, kısıtlayan çift yönlü işleve sahip bir süreçtir. Küreselleşme inanların, toplumların, devletlerin yapısını, bağımlılık, aidiyet temellerini, değerlerini, değer yargılarını,inançlarını, düşüncelerini, ahlakını, yaşam tarzlarını, ölçülerini etkilemiştir. Ekonomi ile başlayan küreselleşme siyasi, sosyal ve kültürel küreselleşmeye doğru kapsamını genişletmiştir. Küreselleşme sermaye ve ileri teknoloji ile dünyayı ağ toplumuna çekmiş, insanlık büyük bir değişim sürecine girmiştir. Buradan hareketle küreselleşme sürecinin sosyokültürel etkilerini gözden geçirerek düşünce yapısını teşhis, tespit ve tahlil ederek sağlıklı bir analizi gerekmektedir. İnsanlığın huzuru barışı ve geleceği için müşterek plan, proje, programların yapılması, yöntem ve iş birliğinin belirlenmesi, mutabakat sağlanması, başarılı çalışmaların hayata uygulanması ihtiyaçtır ve zorunluluk arz etmektedir. Bu tez çalışmasının amacı; küreselleşme nedir, tarihte ne zaman, nasıl ortaya çıkmıştır, ideolojisi, kapsamı, etkileri nelerdir? Günümüzde nasıl ve ne şekilde sürmektedir? İlim dünyasında tanımları nasıldır, doğru bir tanımlama nasıl yapılmalıdır? Küresel sistem ve egemen güçler kimlerdir, neler anlaşılmaktadır? sorularına cevap aramaktır. Buradan hareketle küreselleşme ile ilgilenen araştırmacılara ışık olmak için, araştırmanın nitel olması nedeniyle temel bir sorudan hareket ederek alt sorular oluşturulmuştur: Küreselleşmenin sosyokültürel düşünce yapısı nedir? Ekonomik, siyasi,sosyal, kültürel düşünce yapısını analiz ederek, bu etkilerin karşısında savunmasız kalan devleti, toplum ve insanların yapması gerekenleri tarihten insani temel değerleri koruyarakbaşarılı olan toplum ve medeniyet yapılarını da örnek göstererek sunmaktır. Çalışmada küreselleşme kapsamlı bir şekilde incelenmiştir. Küresel ekonomik ve siyasi yapıların dünya üzerindeki egemenlikleri değerlendirilmiş, iletişim teknolojisi, ağ toplumu, sosyal medyanın etkileri dikkate alınarak küreselleşmenin sosyokültürel düşünce yapısı analiz edilmiştir. Sosyokültürel etkiler kapsamını genişleterek, büyüyerek devam etmektedir. Bu çalışma ile söz konusu alan üzerinde yapılan gözlemler,tespitler; kişi, toplum ve devletler için dikkate değer yaklaşımlar, çıkarımlar ortaya konulmuştur. Küreselleşmenin tanımı, küresel zihniyet inşası, temel toplumsal değerler ile küreselleşme süreci için yarar sağlayacak tarihi örnekler ve güncel uygulama önerileri sunulmuştur. Çalışma, araştırmacıların konu üzerinde, düşünce yapısı ve analizine yönelik daha kapsamlı çalışmaları yapabilmelerine, yoğunlaşmalarına bir nebze de olsa basamak teşkil edecektir. Bu minvalde, Türkiye'nin birikimi ve sorumluluğuna yönelik ulusal ve küresel bağlamda yapılması gerekenler ifade edilmiştir.The globalization which surrounds, affects, changes, develops, manages, shapes, limits and restricts every part of the life is a process having bidirectional function. The globalization has affected the structures, the bases of dependency and belonging, values, value judgments, thoughts, beliefs, morals and lifestyles of people, societies and states. The globalization that started with economy has expanded its scope towards political, social and cultural globalization. The globalization has attracted the world to a network society with the capital and advanced technology; humanity has entered a big change process. From this point of view, it is necessary to make a healthy analysis of globalization by reviewing the sociocultural effects of globalization process and by diagnosing, identifying and analyzing its thought structure. It is a necessity and even a compulsion for humanity's peace and future to make common plan, projects and programs, to determine the methods and collaboration, to come to a mutual agreement, to practice the successful studies to the life. The purpose of this thesis study is to search answers to the questions like "What is globalization? When and how did it emerge in history? What are its ideology, content and effects? How and in what way does it continue today? How are its definitions in science world and how should a correct definition be made? Who are the global system and dominant powers and what is understood?" From this point of view, to be able to shed light on researchers interested in globalization, sub-questions based on a basic question have been created as this research is a qualitative one: What is the sociocultural thought structure of the globalization? By analyzing economic, political, social and cultural thought structure, this study presents what vulnerable states, societies and people should do against these effects via giving examples from the structures of societies and civilizations that became successful by protecting the basic humanitarian values in history. In our study, the globalization has been comprehensively investigated. The sovereignty of the global economic and social structures over the world has been assessed; the sociocultural thought structure of the globalization has been analyzed by taking into consideration the effects of communication technology, network society and social media. Sociocultural effects continue by broadening their scope and growing. With this study, observations and determinations made on the area in question, remarkable approaches and inferences for people, society and states have been presented. The definition of globalization, building of global mentality, basic social values, historical examples that will provide benefits to globalization process and current application suggestions have been submitted. Our study will be a step to some extent for researchers to be able to make more comprehensive studies on the thought structure and analysis of globalization and to concentrate on this subject. In this manner, what should be done intended to Turkey's accumulation and responsibilities in the national and global context have been stated

    Neo-liberal değişim sürecinin akademisyenlerin çalışma hayatına etkisinin bir vakıf üniversitesi’nde örnek olay yöntemi ile incelenmesi

    Get PDF
    06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Bu tezin konusu, beyaz yakalı bir çalışan olarak akademisyenin çalışma yaşamıdır. Tez, kuramsal iki bölüm ile örnek olay araştırmasının yer aldığı bölüm olmak üzere toplam üç bölümden oluşmaktadır. Tezin amacı, neo-liberal dönem olarak adlandırılan süreçte, üniversitenin yaşadığı dönüşümün, akademisyenlerin çalışma yaşamını nasıl etkilediğini ve ne gibi sonuçlar doğurduğunu anlamaktır. 1980?lerde başlayan bu dönüşüm sürecinin kaynakları olarak, bir ekonomi-politik olan neo-liberalizm ve görünümleri ile tüm dünyayı teknolojik, ekonomik, politik ve kültürel alanda kuşatan küreselleşme ve etkileri temel alınmıştır.Çalışma sosyolojisi alanına katkı sunmayı hedefleyen bu araştırmada, neo-liberal değişim/dönüşüm sürecinin etkisindeki kurumsal yapının akademisyenler tarafından nasıl anlamlandırıldığı ve akademik çalışma pratiklerinin kurumsal yapıdan nasıl etkilendiği, iki kısımda analiz edilmektedir. Bir anlamda dünyadaki değişim paralelinde akademisyenlerin çalışma hayatında ülkemizde yaşanan değişime odaklanan bu örnek olay incelemesi, üçleme (triangulation) yöntemiyle güvenirliliğini arttırmakta ve eleştirel konumunu düşünümsellik kavramı ile ifade etmektedir. Tezin kuramsal tartışması ve örnek olay araştırması akademisyenin çalışma hayatının kurumsal politikalar ve yönetsel uygulamalar yoluyla değişime zorlandığını göstermektedir. Araştırmada ayrıca akademik çalışanların, giderek ticarileşen ve piyasa mekanizmasına hizmet eden bir kurumun bünyesinde özgürlüklerini ve özerkliklerini koruyarak kimliklerine sahip çıkabilmeleri için öncelikle düşünümsel olmaları gerektiği açığa çıkmıştır. Bu tez, akademisyenlerin kendilerini çevreleyen güç odaklarına rağmen örgütlenmelerinin, mesleğin geleceği için önemli olduğunu iddia etmektedir. Aksi halde, güvencesizliğin hakim olduğu bugünlerde, kendi fildişi kulelerinde yaşamayı uman akademisyenler, güç yapılarına meydan okuyamayacak ve topluluk olarak sahip olduklarını kaybedebileceklerdir. Daha açık bir ifadeyle, yükseköğretim alanındaki bu dönüşümün nesnesi olmak istemeyen akademisyenlerin özne olmayı başarmaktan başka bir alternatiflerinin olmadığı anlaşılmaktadır. Anahtar kelimeler: akademik çalışan (akademisyen), üniversite, neo-liberalizm, küreselleşmeThe subject of this thesis is the working life of academics as a white collar employee. The thesis includes three main chapters. The first two chapters are composed of theoretical discussions, whereas the third part contains a case study. The conceptual instruments which give the thesis an explanatory power are neo-liberalism, which is a political economy that has been adopted since the 1980s and the fact of globalization that encompasses the whole world in technological, economic, political and cultural sense. The object of the thesis is to understand how the transformation of the university, during neo-liberal age, has affected the working lives of the academics and the consequences of this transformation. Here we give a brief history of the Turkish Higher Education and then discuss the reflections of neo-liberalism in higher education with a case study. In this research we aim to make contributions to the field of sociology of work. In our research, we focus on how the institutional structure under the influence of neo-liberal change/transformation is given sense by the academics and how the academic work practices are influenced by the institutional structure. The reliability at the analysis is enhanced with the method of triangulation and reflexivity as an approach of critical view. The theoretical discussions and the case study are revealed that the working life of the academics is compelled to change by the institutional politics and managerial practices. The study shown that academics should be reflexive in principal to secure their identity and protect their autonomy and liberty in institutions much more serves to the market force. The thesis agues that academics should act and engage in their surrounding power structures in an organized way. Gone by the days of secure, respected academics live in his/her ivory tower as long as s/he does not challange power structures. If academics do not want to be an object of ongoing transformation in the field of higher education, they have no alternative but to acquire a role of subject
    corecore