Welfare Regimes: The Welfare of the Old in Comparative Perspective

Populations have faced significant challenges due to globalization, demographic ageing, and new social risks. These challenges have brought noteworthy pressures for pension systems, particularly as the large baby boom cohorts begin to exit the labour market. This thesis considers the recent developments in pension systems in OECD countries in light path dependency associated with four-fold welfare regime typology—namely the Social Democratic, the Liberal, Continental, and Southern European. Thesis research shows that pension regimes mainly follow a welfare regime typology based on differential responsibility for welfare distribution on the part of the market, the state, the family, and local actors. This thesis takes the form of three distinct, though logically-interrelated, manuscripts. The following issues have been particularly examined in this research. First, it examines the distribution of welfare with special emphasis on the elderly. Second, it examines the question of the path dependency of pension policy characteristics across OECD countries. Third, it discusses the outcomes of welfare distribution and pension policies especially by reference to gender and generations. Based on the OECD data, Chapter 2 scrutinizes the differential pension policies, and places 19 OECD countries into a welfare regime typology that characterizes the institutional similarities and differences. This chapter confirms that the institutional characteristics of welfare regimes matter despite the convergence that might be expected from economic and demographic changes. Analysing the conceptual foundation of previous research, Chapter 3 examines the latest economic and demographic trends in pension policies in OECD countries in light of path dependency approach. This chapter concludes that there is no single path for pension reform. While there are some variations, welfare states mostly follow their traditional paths, which differ across welfare regime groups. Examining the Turkish welfare regime, Chapter 4 discusses the welfare of the old with special focus on pension system. This chapter highlights the roles of the state, the family, the market, and local actors in welfare distribution, with particular emphasis on the state. This chapter concludes that in spite of noteworthy pension reforms seeking to achieve a fair pension system for all groups, the Turkish pension system has still some inequality problems in terms of gender and generations

The Optimal Distribution of Income Revisited

This paper revisits the optimal distribution of income model in Fair (1971). This model is the same as in Mirrlees (1971) except that education is also a decision variable and tax rates are restricted to lie on a tax function. In the current paper the tax-rate restriction is relaxed. As in Fair (1971), a numerical method is used. The current method uses the DFP algorithm with numeric derivatives. Because no analytic derivatives have to be taken,it is easy to change assumptions and functional forms and run alternative experiments. Gini coefficients are computed, which provides a metric for comparing the redistributive effects under different assumptions. Ten optimal marginal tax rates are computed per experiment corresponding to ten tax brackets.The sensitivity of the results to the four main assumptions of the model are examined: 1) the form of the social welfare function that the government maximizes, 2) the form of the utility function that each individual maximizes, 3) the distribution of ability across individuals, and 4) the rate of return to education. The changes in the Gini coefficient from before-tax income to after-tax income for the experiments are compared to actual changes from various countries. Experiments using a lognormal distribution of ability match the data better than those using a lognormal distribution with a Pareto tail—there is less actual redistribution than a Pareto tail implies. The numerical approach in this paper has advantages over the use of analytic expressions. When functional forms are changed, it may be easier to run a new numerical experiment then use an analytic expression, which can be complicated. Also, although not done in this paper, individual heterogeneity is straightforward to handle. The coding can have a different utility function for each individual. And different assumptions about education can be easily incorporated. The approach also shows the problematic nature of assuming a quasi-linear utility function—a utility function with no income effects

Sweatshops and Consumer Choices

We consider a case where consumers are faced with a choice between sweatshop-produced clothing and identical clothing produced in high-income countries. We argue that it is morally better for consumers to purchase clothing produced in sweatshops and then to compensate sweatshop workers for the difference between their actual wage and a fair wage than it is for them either to purchase the sweatshop clothing without this compensatory transfer or to purchase clothing produced in high-income countries

The Hidden Though Flourishing Justification of Intellectual Property Laws: Distributive Justice, National Versus International Approaches

Bu çalışmada, Gökkuşağı alabalıklarında enfeksiyonoluşturan Ichthyophthirius multifiliis’infarklı bölgelerden izole edilmiş saha suşlarının genotipik yapıları temelindeimmundominant özellik gösteren rekombinant immobilizan antijenlerini(i-antijen) kodlayan genlerin bakteriyel ekspresyon sistemine klonlanarakeksprese ve karakterize edilmeleri, antijenik profillerinin ortaya çıkarılmasıve aşı adayı olabilecek rekombinant antijenlerin elde edilmesi amaçlanmıştır.&nbsp;Çalışmada 2018 ve 2019 yıllarının Temmuz ve Ağustos ayları arasında Gökkuşağıalabalığı yetiştiriciliğinin yoğun yapıldığı Samsun, Rize, Kayseri, Elazığ,Burdur, Antalya ve Muğla illerinde bulunan işletmeler ziyaret edilerek balıkpopülasyonları üzerinde saha araştırmaları yürütülmüş ve I. multifiliis ile enfekte bulunan balıklardan ilgili protokolleregöre izolasyon gerçekleştirilmiştir. Laboratuvara uygun solüsyonlar ve soğukzincir altında intikal ettirilen örneklerden cDNA ve gDNA izolasyonlarıgerçekleştirilmiştir. I. multifiliis i-antijengen lokusunun amplifikasyonu amacıyla optimum primer dizaynı için ön çalışmalaryürütülmüş ve hedef gen bölgeleri uygun amplifikasyon koşullarında PCR’daçoğaltılmıştır. Elde edilen amplikonlar agaroz jel üzerinden saflaştırılmıştır.Multiple gen lokusu sekanslarının belirlenebilmesi amacıyla ilgili pürifiyeamplikonlar pJET 1.2 plazmit vektörüne CloneJET PCR cloning kit (Thermo FisherScientific) kullanılarak klonlanmış ve katı besi yerinde belirlenenkolonilerden rekombinant plazmid DNA izolasyonları gerçekleştirilmiştir. Rekombinantplazmidler spesifik primerlerle çift yönlü olarak sekanslanmış vekromotogramlar De Novo Assemble üzerinden işlenerek hedef insert sekanslarvektör plazmid DNA’sı içerisinden çıkarılmış ve konsensüs sekanslar eldeedilmiştir. İlgili primerlerin i-antijen gen lokusu içerisinde çoğalttığı fragmentlerinbelirlenebilmesi amacıyla PCR ürünleri ayrıca yeni nesil dizileme teknolojisi (NGS)kullanılarak işlenmiş ve elde edilen dizilimlerin gen veri tabanlarındakimevcut tüm i-antijen gen lokusları ile filogenetik ilişkileri araştırılmıştır.Tüm bu araştırmalar sonucu karakterize edilen i-antijen genlerinin ekspreseettiği proteinlerin rekombinant olarak eldesi için çalışmalargerçekleştirilmiştir. Aşı adayı potansiyeli olabilecek bazı lokusların bakteriyelekspresyon sistemine aktarımı için kodon optimizasyonları yapılarak pET-32a(+)ekspresyon plazmid DNA’sına (Novagen) klonlanması gerçekleştirilmiştir. Eldeedilen rekombinant plazmitler E. colikompotent BL21(DE3) hücrelerine transforme edilerek optimum koşullardaekspresyon çalışmaları yürütülmüş ve ekspresyon etkinliği SDS-PAGE ve WesternBlot analizleri ile belirlenmiştir. Eksprese edilen rekombinant i-antijenproteinleri afinite kromotografi kulanılarak saflaştırılmış ve immunreaktiflikleri Western Blot analizleri ile tespit edilmiştir.&nbsp;Çalışmada,Elazığ, Rize ve Muğla illerinde ziyaret edilen işletmelerdeki Gökkuşağıalabalıklarında deri ve solungaçlarından hazırlanan preparatların mikroskobikincelemeleri ile I. multifiliisenfeksiyonunun yaygın olduğu görülmüştür. İlgili bölgelerden elde edilen I. multifiliis suşlarına ait cDNA vegDNA izolatlarının i-antijen gen lokusunun dizayn edilen pirmerlerle PCR’daamplifiye edilmesi sonucu 1200-1300 bp büyüklüğünde amplikonlar saptanmıştır.Pürifiye amplikonların klonlanması sonucu ilgili izolatlara ait açık okumaçerçevesi (ORF) sekanslarının analizinde birbirleriyle %38,3-58,8 arasındafarklılık gösteren 4 farklı i-antijen izoformu tespit edilmiştir. Bu izoformlararasında bir antijenik lokusun (ImulTR1-iant) her üç ildeki alabalıkpopülasyonlarından izole edilen I.multifiliis suşlarında da var olduğu NGS analizlerinde görülmüştür.ImulTR1-iant ORF sekansı ayrıca Amerika Birleşik Devletleri’nde alabalıklardanizole edilmiş bir i-antijen izoformuyla %83,3 identiklik gösterirken, diğertespit edilen izoformlara ait sekansların GenBank veri tabanında mevcuti-antijen sekanslarından oldukça farklı olduğu belirlenmiştir. Araştırmadarekaombinant i-antijen eldesi için yaygın belirlenen ImulTR1-iant izolatıüzerinden analizler yürütülmüştür. Bu izoformu kodlayan gen bölgesinin 1263bpbüyüklüğünde olduğu ve ORF’nin 420 amino asitten teşekkül ettiğibelirlenmiştir. ORF amino asit sekanslarının in-slico analizlerde 42,552 kDabüyüklüğünde bir proteini eksprese ettiği, bu proteinin sitoplazmik olduğu vetransmembran bölge içermediği tespit edilmiştir. Ayrıca ilgili ORF sekansıiçerisinde uzunluğu 7-22aa arasında değişen 21 antijenik bölge olduğubelirlenmiştir. Kodon optimizasyonu yapılmış olan ImulTR1-iant izoformuna ait pET-32a(+)rekombinant plazmitinin E. colikompotent BL21(DE3) hücrelerine transformasyonu ve ekspresyonu sonrasındayapılan SDS-PAGE analizlerinde in-silico analiz sonuçlarına paralel olarakyaklaşık 43kDa’luk protein jel üzerinde görüntülenmiştir. İlgili rekombinantprotein afinite kromotografide HisTrap FF crude (GE Healthcare) kolonlarıkullanılarak saflaştırılmış ve pürifiye rekombinant antijenin immun-reaktifliğiWestern-Blot analizleriyle gösterilmiştir.&nbsp;ErciyesÜniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından TOA-2017-7742 kodnumarasıyla desteklenen bu çalışma ile Türkiye’de gökkuşağı alabalıklarındasorun oluşturan ve ekonomik kayıplara yol açan I. multifiliis suşlarına karşı biyoteknolojik aşı geliştirilmesinoktasında aşı adayı olabilecek immobilizan antijenler üzerine özgün veriler sağlanmıştır.Elde edilen aşı adayı rekombinant antijenlerin etkinliğini ortaya koymanoktasında laboratuvar ve saha şartlarında immunizasyon ve çelınç enfeksiyondenemeleri için yeni proje çalışmaları planlanmaktadır.</style

Welfare conditionality, inequality and unemployed people with alternative values

Labour and Conservatives’ claims that welfare conditionality is ‘fair’ rely upon an empirically unsupported assumption that almost-equal opportunities can exist alongside starkly unequal outcomes. Fifty interviews examined in-depth a diverse sample’s values, views about work and welfare, and labour market choices. Respondents’ views on equality strongly influenced their views on conditionality and what they considered acceptable labour market behaviour. ‘Alternative’ unemployed respondents, who rejected politicians’ suggestions they ‘should work’, nevertheless favoured an equal society with work obligations and often undertook voluntary work. The article concludes that policymakers should be more sensitive to Jobseeker’s Allowance claimants’ diverse moralities and motivations